Erbakan adını istismara sert açıklama!

Saadet Partisi Çankırı İl Başkanı Ömer Uzun, Belediye Başkanı İrfa Dinç'in Adalet ve Kalkınma Partisinin düzenlemiş olduğu 14. Kuruluş yıldönümü kutlama programında sarfettiği sözlerin gerçeği yansıtmadığını belirterek "Milli Görüş ve Erbakan" adının istismar edilmesine manifesto niteliğinde ki açıklama ile cevap verdi.

Uzun, geçtiğimiz günlerde AKP’nin kuruluşunun 14. yılı nedeniyle Çankırı’da yapılan kutlama programında  sarfedilen ve basında çıkan, “Ak Parti bu toprakları İslam ile buluşturan Hoca Ahmet Yesevilerin, Ertuğrul Gazilerin, Osman Gazilerin, Kanunilerin, Sultan Abdulhamitlerin, Sultan Vahdettinlerin,  merhum Necmettin Erbakan’ın ocağıdır” ifadesine tepki gösterdi.

Uzun açıklamasında şunları kaydetti:

“AKP’nin kuruluş yıldönümü nedeniyle Çankırı’da düzenlenen programda sarfedilen ve basında çıkan talihsiz açıklamaları Saadet Partisi Çankırı İl Teşkilatı olarak esefle karşılıyoruz. Merhum liderimiz Prf. Dr. Necmeddin Erbakan’ın ocağına mensup olduklarını ve O’nun yolunda yürüdüklerini söyleyenler ne yazık ki kendisine en çok ihtiyaç duyulan dönemde O müstesnâ insanı yarı yolda bırakarak, gücü elinde bulunduranlarla iş birliği yapmışlardır:

1.            Merhum liderimiz, 11 ayda 1 milyarlık nüfusuyla İslam Birliği'nin çekirdeği olan D-8'i kurdu. Siz ise, D-8'i by-pass edip, Müslümanlar için sözde çözümleri Batı'dan beklediniz; BM ve NATO'da çözüm aradınız. O, D8’i kurarak egemenlere ve zalimlere karşı bir güç birliği oluşturmak için çırpınırken siz onu yarı yolda bıraktınız. Büyük İsrail olarak bilinen BOP projesi kapsamında çalışmalar yaparak, İslam dünyasında yaşanan kargaşa, kaos, terör, kan ve göz yaşına ortak oldunuz.

2.            ERBAKAN, Çırağan’da D8’in kuruluş sözleşmesini imzalarken, siz iktidara gelir gelmez ilk önce Türkiye’nin bölünmesi demek olan ‘İkiz Yasalar’ı, daha sonra da İslam ile savaş yapmaya yemin etmiş bir papazın heykelinin önünde bağımsızlığımızı tehlikeye atarak, Roma’da AB Anayasasını imzaladınız. Erbakan’ın ocağında tam bağımsızlık vardır.

3.            Milli Görüş Lideri Prof. Dr. Necmettin Erbakan, ömrünü inandığı HAK davaya adadı; duruşundan, söyleminden, kararlılığından zerre taviz vermedi. Siz ise, ilk fırsatta Milli Görüş gömleğini çıkardınız! Batıdan esen rüzgarlara göre yönünü belirlediniz. Erbakan yolunda gömlek çıkarmak asla yoktur...

4.            Merhum liderimiz, besmeleyi çektiği 1969’dan itibaren hep AB’nin Hıristiyan kulübü olduğunu haykırdı. Siz ise AB Bakanlığı kurdunuz.

5.            O, faize hep karşı oldu. Faizin toplumların sosyal yapısını çökerten bir mikrop olduğunu söylerken siz, faiz ekonominin reel gerçeğidir dediniz. Havuz sistemini hiç gündeminize almayarak rantiye ekonomisine devam ettiniz. Dolar ve euro milyarderlerinin artışı, yabancı sermayenin söz sahibi olması, AVM’lerin ithal mallarla dolması sizin zamanınızda gerçekleşti. Erbakan'ın yolunda faizcilik yoktur! Rantiye yoktur!

6.            Erbakan yaptı, siz sattınız. Erbakan, Türkiye'de bugün ağır sanayinin ve milli sanayinin yegane ismi olarak anılırken, siz bu milletin ve ülkenin neyi var neyi yoksa, üstelik kime satıldığını da önemsemeden sattınız!... Erbakan'ın yolunda vatan toprağını yabancıya para karşılığı satmak da yoktur!...

7.            O, ‘Önce Ahlak ve Maneviyat’ dedi…Sizin döneminizde ise AB uyum yasaları birbirini izledi. AB uyum yasalarının sağladığı rahatlık ve serbestlik sebebiyle Lut kavminin toptan helakine sebep olan azgınlık ve sapkınlıkların, ülkemizde yaygınlaşmasına zemin hazırladınız. Fuhuş, ırza geçme, çocuklara cinsel taciz suçları, cinnet, cinayet ve vahşetler sizin döneminizde tavan yaptı. Dindar nesil dediniz ama dini dar, dünyevileşmiş, haramı helali önemsemeyen bir nesil sizin zamanınızda yetişti.

8.            O, arz-ı mev’ud diyordu. Büyük İsrail Tehlikesine dikkat çekiyordu. Irkçı siyonistlerin Ortadoğu’yu kan gölüne çevirmeye yönelik planlarını deşifre ediyordu. Fastan, Endonezya’ya kadar İslam ülkelerinin sınırlarını, Büyük İsrail’in kurulmasına zemin hazırlamak üzere değiştirmeye yemin etmiş olanların sinsi planlarına karşı uyanık olmaya çağırıyordu. ‘Ne olur, ırkçı siyonistlerden önce siz beni anlayın, toprak ayağımızın altından kayıyor, yarın beni anladığınızda dövecek diziniz kalmayacak’ diyordu. Ama siz anlamadınız. Daha doğrusu anlamak istemediniz. Algı operasyonlarıyla halkı da yanılttınız. Ülkemizde meydana gelen acı olayların sorumluluğundan kaçmak için suçu başkalarına attınız. Hep iktidar hesapları yaptınız. Hesap gününü düşünmediniz. Halkın sağa sola savrulmasına sebep oldunuz.

Uzun, açıklamasının sonunda özellikle iki aydır tırmanan terör ve şehit haberleriyle sarsıldıklarını ve yüreklerin yangın yerine döndüğüne işarek ederek, bu olayın bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiğini, zalimlerle işbirliği yaparak sorunlara çözüm üretilemeyeceğini vurguladı: “Ortadoğu’da bütün dünyayı etkileyecek tehlikeli bir oyun oynanıyor. Ancak terörün asıl planlayıcılarıyla ve gerisinde yer alan zalimlerle işbirliği yaparak bu kötü gidişatı durduramazsınız. Duble yollarla, hastanelerle ve içi doldurulamayan söylemlerle övünmekten vaz geçiniz. Türkiye’nin borcu nasıl oldu da bu gün itibariyle 661,9 milyar TL’ye çıktı. Bu borç neyin nesi. Bunca borç yüküyle siz nasıl bağımsız hareket edeceksiniz. Övündüğünüz bunca hizmeti borçla mı yaptınız? Ya da bunca sattığınız tesislerin, toprakların, kamu mallarının parasını ne yaptınız? AKP olarak bunun hesabını veremezsiniz. Oyların sayılacağı günü değil, tartılacağı günü düşünün. Eğer Erbakan’ın ocağına mensubuz, O’nun yolundayız sözünüzde samimi iseniz, geliniz cihat şuuruyla hareket ederek, İslam birliğini kurmak, saadet dünyasını oluşturmak için hep beraber yürüyelim.”dedi.

Çankırı Postası