Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım Çankırı’ya geldi.
“Tuz odasında stres atan Yıldırım’a, ziyareti anısına kendisi de Fenerbahçeli olan ve aynı zamanda kongre üyesi olan Vali Vahdettin Özcan tarafından tuz lamba ve İnandık Vazosu hediye edildi.
Belediye Başkanımız İrfan Dinç’te Aziz Yıldırım’a üzerinde Yıldırım’ın resmi bulunan tuz lambası hediye etti.
…
Aziz Yıldırım’ı Çankırı’ya davet eden Çankırıspor Kulübü Başkanı hanımefendiyi, “en başından beri” her adımını siyasi ikbali uğruna attığı için samimi bulmuyorum.
Başında bulunduğu Çankırıspor'un sportif bir başarısı yok.
Onun için, "profesyonel spor kulübü başkanı tek kadın" olarak anılmak en büyük başarı.
Zaten mesele Çankırıspor değil, Çankırıspor’a hükmederek ismini gündemde sıcak tutmak.Daha önce soyunduğu belediye başkanlığı ve milletvekilliği adaylığını tekrar denemek.
Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım’ın ziyaretinde"Çankırı adını taşıyan birçok oluşumun başında bulunanların Çankırı’dan ve Çankırılı'dan haberdar olmadığı" gerçeği bir kez daha sırıttı.
1941-1956 yılları arasında Fenerbahçe’de futbol oynayan ve Milli takımımızın kaptanlığını da yapan Çankırılı efsane futbolcu Müjdat Yetkiner; bu ziyarette kimsenin aklına gelmedi!
Aziz Yıldırım’a verilen tuz lambaların birine Müjdat Yetkiner’in resmi konsa Fenerbahçe Kulüp Başkanının da Fenerbahçe’de "Lefter'le aynı kadroda yer alan bir Çankırılı futbolcu oynadığından" haberi olacaktı.
1970’li yıllarda Boluspor’da futbolcu iken Çankırı’ya hazırlık maçı için geldiğini söyleyen Aziz Yıldırım eğer Müjdat Yetkiner'in Çankırılı olduğunu bilse muhtemelen Yetkiner ailesini Çankırı'ya davet edecek ve bu ziyaret çok farklı bir boyuta taşınacaktı.
Rahmetli Müjdat Yetkiner sanki bugünleri görür gibi, 1988 yılında kendisiyle yapılan röportajda şu sözleri söylemişti:
“Maddenin hâkim olduğu bir ortamda,
Manevi değerlere kıymet veren var mı?”
İstanbul’a geldikten sonra Aliye hanımla evlenmiştir.
Müjdat 1922 Acıbadem doğumludur. Bazı kayıtlarda adı “Müzdat” olarak geçer.
Futbola 1938 yılında Haydarpaşa Lisesi öğrencisi iken Fenerbahçe genç takımında başladı.
1941 yılında Fenerbahçe A takımı ile sahaya çıkmaya başladı.
A takımında ilk kez 1942’de Rapid Bükreş’e karşı oynadı.
1946 yılında 38 golle İstanbul gol kralı oldu ve Fenerbahçe takım kaptanı olarak sahaya çıkmaya başladı.
1949 yılında Fenerbahçe tarihinin en önemli isimlerinden Sabri Kirazın kızı Sehavet hanımla hayatını birleştirdi. Aynı yıl tütün eksperliği üzerine tahsiline başladı.
1951’de Tel Aviv’de İsrail maçında sağbek olarak milli formayı ilk kez giydi.
Milli takım kaptanı oldu.
1953 yılında tütün eksperi olarak ta çalışmaya başladı
7 Ekim 1956’da İnönü stadında Fenerbahçe Sovyet Dinamo maçıyla futbola veda etti.
1960lı yıllarda Fenerbahçe yönetim kurulunda da yer almıştır..
Kısa bir süre de futbol hocalığı yapmıştır.
1987 yılında Tekel’den emekli oldu.
1990 yılında beyin kanaması geçirdi,4 yıl süren rahatsızlığının ardından 23 Kasım 1994’te vefat etti. Kabri Karacaahmet mezarlığındadır.
…
Tatlı sert futbol tarzı olan Müjdat Yetkiner’in iki ayağıyla da mükemmel şut atabilmesinin yanı sıra bir diğer önemli özelliği de kafa vuruşlarının neredeyse ayakla atılan şutları kadar isabetli ve sert olmasıydı.
Bir Kasımpaşa maçında ceza sahasının dışından kafa vuruşuyla gol atmıştı.
Para,şöhret,kariyer hırsı hiç olmamış ve transfer tekliflerine aldırmadan kendisini sarı lacivertli renklere adamıştır.
Sahalardaki centilmenliği ve efendiliği kadar, futbol dışındaki hayatında da örnek bir kimlik sergileyen Müjdat Yetkiner “İyi futbolcu her mevkide oynayabilmeli” sözünün de sahibidir.
15 senelik futbol hayatında sol iç, orta saha, sağ bek, sol bek, forvet olarak her mevkide aynı başarıyla top koşturmuştur.
Bir Beşiktaş maçında kaleci Selahattin’in sakatlanması üzerine kaleyi de korumuştur.
bir çankırılı olarak bu kadın çankırısporun başında kaldığı sürece çankırısporlu değilim.tamamıyla siyaset için çankırısporu kullanıyor doğru yazmışınız.ayriyeten bir fenerbahçeli olaraktanda çankırılı futbolcumuz olduğunu bende yeni öğreniyorum.bundanda çok mutlu oldum bir fb taraftarı olarak.