Elinizi Cebimizden Çekiniz

Hesap işletim ücreti, yıllık kart aidat bedeli gibi tüketiciyi mağdur eden bu uygulamalar bize ilk okulda okutulan “Deli Dumrul” hikayesinin günümüz versiyonunu hatırlatmaktadır. Her yıl 5 milyar dolar cebimizden 15 bankanın cebine aktarılmaktadır.

Sosyal bir devlette, 2 TL’ye mal olacak bir banka kartı için tüketicinin cebinden 50 TL, 10 TL’lik bir elektrik borcu için 20 TL gibi elektrik açma kesme parası alınabilir mi? Elektriği kesilen bir tüketici zaten elektriksiz kalmakla en büyük ceza ile cezalandırılmaktadır.  Acaba açma kesme ücreti ile tüketicinin cebinden  şirketlerin kasasına ne kadar para girmektedir.

Kredi kart kullanıcısı ve banka hesabı olan tüketiciler  ile banka arasında imzalanmış sözleşmelerde bu ücretin istenebileceğine dair düzenleme mevcut ise de 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasanın 6. maddesi  gereğince talep edilen bu ücretlerin alınmaması yönünde tüketici lehine birçok mahkeme kararı da mevcut bulunmaktadır.

Kredi kart kullanıcısı olarak bizlerden bankalarca “yıllık üyelik ücreti”, “kredi kart aidatı”, “hesap işletim ücreti”  vb. isimler altında muhtelif miktarlarda para talep edilmektedir.

Bu haksız uygulamalar ile mücadele etmek için bir tüketici olarak yapabileceklerimizi ayrıntıları ile size sunuyorum.

YILLIK ÜYELİK (AİDAT) ÜCRETİ İLE İLGİLİ YAPABİLECEKLERİMİZ :

1 - İlk Önce Bankadan İade İstemelisiniz :

Gelen hesap ekstresine karşı en kısa sürede itiraz dilekçesini doldurarak iadeli taahhütlü posta ile PTT'den banka’ya göndermelisiniz. 

Not:  Yapacağınız bu itiraz hesap ekstresini ödeme zorunluluğunuzu ortadan kaldırmayacaktır.

 2 - Paranız İade Edilmezse TSHH'e Başvurmalısınız :

Tahsil edilen kart ücreti size 30 gün içinde iade edilmez veya bir sonraki hesap ekstresinde borcunuzdan düşülmez ise İl ve İlçelerde bulunan “Tüketici Sorunları Hakem Heyetine”dilekçe ile başvurunuzu ücretsiz olarak yapmanız gerekmektedir.

Bu dilekçemize, Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin Kredi Kartı Aidatı Kararı (20.04.2009) eklememiz bizim açımızdan faydalı olacaktır.

2. HESAP İŞLETİM ÜCRETİ İLE İLGİLİ YAPABİLECEKLERİMİZ :

1 - İlk Önce Bankadan İade İstemelisiniz :

 Hesabınızdan "Hesap İşletim Ücreti" vb. bir isimle kesinti yapıldığını fark ettikten sonra en kısa sürede itiraz dilekçesini doldurarak iadeli taahhütlü posta ile PTT'den banka’ya göndermelisiniz. 

 2 - Paranız İade Edilmesse TSHH'e Başvurmalısınız :

Tahsil edilen haksız ücret size 30 gün içinde iade edilmez ise ikamet ettiğiniz İl ve İlçelerde bulunan  “Tüketici Sorunları Hakem Heyetine” dilekçe ile başvurunuzu ücretsiz olarak yapınız.  

Dilekçenize aşağıdaki kararlarında çıktısını alarak ekleyiniz.

-  Banka Hesap İşlem Ücreti İade Kararı
-  Banka Hesap İşlem Ücreti İadesi Yönünde Tüketici Mahkemesi Onama Kararı

Sevgili okuyucular biz kendi hakkımızı aramadığımız zaman kimse bize hakkımızı teslim etmeyecektir. Nasıl olsa birileri yapar anlayışını terk etmeliyiz.

Karanlığa küfredeceğin yere bir mumda sen yak sözü gereğince hep birlikte gasp edilen haklarımız için mücadele etmemiz gerekmektedir.

TARİH ŞUURUNA DOĞRU

“Şapkası gelsin kendi kalsın”

Atatürk’ün, devrimlerinin bir parçası olarak Kastamonu’da başına giydiği şapkayı bütün Türkiye’de yaygınlaştırmak için trene binip Ankara’ya hareket ettiğinde bu niyetinden dönemin Vakit Gazetesi’nde çalışan Mecdi Bey müstesnâ kimsenin haberinin olmadığını…

Mecdi Bey’in gazeteci olarak haberi duyup, binbir zahmetle bulabildiği bir şapkayı kafasına geçirerek istasyonun yolunu tuttuğunu…

Yolda, eski meclis binasının önünden geçerken, meclis binasının balkonunda oturan Afyonkarahisar milletvekili “Kel Ali” lakaplı Ali Çetinkaya’nın kendisini görüp huzuruna çağırtarak : “Bu gavur şapkasını giymekten utanmıyor musun?” diye bağırıp çağırdıktan sonra kendisinin zindana atılmasını          emrettiğini …

Daha sonra Atatürk’ün Kastamonu’da ilk kez halkın karşısına şapkayla çıktığını haber alan Ali Çetinkaya’nın  mos  mor olmuş bir vaziyette kel kafasına geçirecek bir şapka arayıp dururken, aklına birden zindana attırdığı Mecdi Bey’in şapkasının geldiğini  ve: “Bana Mecdi’nin şapkasını getirin; ama kendisi içeride kalsın.” diye emrederek Atatürk’ü ilk defa bu şapka ile karşıladığını biliyor muydunuz?