Çankırı şehir merkezinde kömür yakıtı ile ısınmaya devam eden apartmanların bacalarından yayılan zehirli gazlar hava kirliliğini yeniden hortlattı.
Ekim ayıyla birlikte ilde filtresiz bacalardan kara dumanlar tütmeye başlarken, bacalarda emisyon ölçümü yapılmadığı da iddialar arasında yer alıyor. Bacalardan tüten dumanlardan Gökyüzünde sarı bir tabaka oluşurken, sis oluşan caddelerde insanlar çiğerlerine karbonmonokasitle karışık hava çekmek zorunda kalıyor.
2008 yılında Çankırı şehir merkezinde doğalgazın gelmesi ile birlikte apartmanlar tek tek doğalgaz sistemine geçti. Ancak, özellikle Cumhuriyet Mahallesinde bulunan çoğu bina aradan 10 yıl geçmesine rağmen doğalgaza geçmemekte ısrar etmeye devam ediyor. Kaloriferlerin yandığı akşam saatlerinde bacalardan havaya salınan zehirli gazlar, Atatürk Bulvarı başta olmak üzere; şehrin en işlek caddelerinde yürüyen yayaların nefes almasını güçleştiren bir hale geldi. İnsan sağlığını etkileyecek boyutlara varan hava kirliliğine yönelik kömürle ısınan binaların doğalgaza geçmesi için bir yaptırım uygulanmaması, havaya zehir saçan bacalarla ilgili gerekli cezai müeyyidelerin yeterince yapılmadığı görüşünü kuvvetlendiriyor.
Duruma tepki gösteren vatandaşlar, şehir merkezindeki hava kirliliğinin had safhaya geldiğini belirterek, yetkilileri acil tedbir almaya çağırdı.
Çankırı Postası uyarıyor-
Bizde Çankırı Postası Haber Merkezi olarak Çevre ve Orman Bakanlığının 2006 yılında yürürlüğe koyduğu ‘Isınmadan Kaynaklanan Hava Kirliliğinin Kontrolü’ yönetmeliğinin tam anlamı ile uygulanmasını bekliyoruz. Kimse “Daha iyi ısınıyoruz” diyerek başkalarını düşünmeyen bencil bir tutum içerisine girmemeli. Üstüne üstlük daha ucuz olacağı düşüncesi ile kalitesiz kömür kullanan binalar bu şehirde ki, bebeğinden yaşlısına bütün insanların sağlığını tehdit oluşturmuş oluyorlar. Kent toplumunda yaşamanın kurallarına uyulmazsa bu şehir yaşanmaz bir hale gelir. Yetkililer, kalorifer yakmakta ısrar eden binaların doğalgaza dönüşümlerini sağlamak için yaptırım uygulamalıdırlar. Bu insana duyulan saygının bir gereğidir.