Yaklaşık 10 ay öncesinde polis tarafından yapılan bir operasyon sonrası Çankırı merkezde insanlar adeta “telefonlarım dinleniyor” paranoyası yaşıyorlar!
Çankırı Merkezde özellikle polisin bundan yaklaşık 10 ay öncesinde yapmış olduğu bir operasyon sonrası sıradan vatandaşlarda bile “telefonum dinleniyor paranoyası" yaşanıyor!
Çankırı Merkezden kiminle gsm telefonundan konuşmaya yeltendiğimizde “Hoca, karşılıklı konuşalım!”, “Telefonda konuşmayalım!”, “Bunları telefonda konuşmaya gerek yok! Telefon dinlenebilir!” ikazları ile karşılaşıyoruz!
İkili sohbetlerde de “Ya bazen öyle konulara giriyorsun ki, ister istemez susmak sorunda kalıyorum! Telefonlarımız dinleniyor olabilir! Anlasana!” ikazları ile bol miktarda karşılaşıyorum.
Bu endişeleri Çankırı'da görev yapan bürokrat da taşıyor, hukukçu da gazeteci de, siyasetçi de ve daha da ötesi sokaktaki sade vatandaş da!
Buradan soruyoruz; Çankırı’da gerçekten gsm telefonları dinleniyor mu? Dinleniyorsa bunu kim yapıyor? Konuyla ilgili olarak vatandaşın kafasındaki bu paranoyayı kim ortadan kaldıracak?
Ulaştırma Bakanına bakılırsa bu paranoya vatandaşın "şikayeti" ile ortadan kalkacak! Ulaştırma Bakanı konuyla ilgili bakın ne diyor:
Konuyla ilgili olarak Ulaştırma Bakanı ne diyor?
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, CNN Türk televizyonunda katıldığı canlı yayında, yasal kurullar dışında dinleme yapılmasının suç olduğunu söyledi. Yasal olmayan dinlemede elde edilen bilgilerin delil olarak kullanılamayacağını vurgulayan Yıldırım, ''Burada bir çelişki var, telefonunun dinlenildiğini söyleyenler şikayetçi olmuyor. Gidip savcıya şikayet edecekler, 'Benim telefonum dinleniliyor' diyecekler.
Telefon dinleme veya izlemeyi eskiden jandarma, emniyet ve MİT'in ayrı ayrı yaptığını hatırlatan Yıldırım, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığının (TİB) kurulmasının ardından dinleme ve izleme taleplerinin tek elde toplandığını anlattı. TİB'e gelen dileme taleplerinin yasaya uygun olup olmadığının değerlendirildiğini dile getiren Yıldırım, “Geçmişte dinlemelerde yaşanan kontrolsüzlük ve disiplinsizlik, kontrol altına alınıyor” dedi.
"Yasal olmayan dinleme yapmak mümkün ancak teknolojik açıdan bunun önüne geçmek mümkün değil" diyen Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Eskiden dinleme yapmak suç değildi. Biz yasal düzenlemeyle suç haline getirdik. Vatandaşın bu hakkını bilmesi lazım. Dinleme işi ne AK Parti iktidarı ile başlamıştır ne de gelecekte bitecektir. Bu şey Türkiye Cumhuriyeti kurulduğundan beri var. Haberleşmenin gizliliğini, özel hayatı mahvedici boyuta gelirse tehlike buradadır. Dinleme ne Başbakanın ne de başkasının yetkisinde. Aynı endişeyi herkes taşıyor. Başbakan da bakan da sade vatandaş da taşıyor."
