banner198

İtfaiye Müdürü Muzaffer AYDINLI vatandaşları uyardı:

Çankırı Belediyesi İtfaiye Müdürü Muzaffer AYDINLI vatandaşları baca temziliğine dikkat etmeleri konusunda uyardı.

İtfaiye Müdürü Muzaffer AYDINLI vatandaşları uyardı:
banner145

Çankırı Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü yaklaşmakta olan kış mevsiminde meydana gelebilecek yangınlara karşı vatandaşları, bacalarında oluşan kurumları temizletmeleri konusunda uyardı.

 

“Ocağım Sönmesin… Diyorsanız bacalarınızı mutlaka temizletin” diyen İtfaiye Müdürü Muzaffer Aydınlı “Vatandaşlarımızın, kış mevsimini beklemeden bacalarını mutlak surette temizlemeleri veya temizlettirmeleri gerektiğini de ifade ederek “Bacalarını temizletmek isteyen vatandaşlarımız, Belediye Meclis Kararında belirtilen, baca temizleme ücretini Belediyemiz Mali Hizmetler Müdürlüğü,  Gelir Bürosuna yatırıp, alınan makbuzla beraber İtfaiye Müdürlüğümüze müracaat etmeleri halinde baca temizliği ekiplerimiz tarafından yapılacaktır. Yangın önlemleri almanın söndürmeden daha kolay ve ucuz olduğu unutulmamalıdır. Alınan her önlem muhtemel bir yangını önler.”diye konuştu.

 

“Kış aylarında yangınların önemli bir kısmı baca tıkanması sonucu meydana geliyor. Konutlarda yılda 1, sanayide 6 ayda bir bacanızı temizletin"

Kış aylarında baca tıkanıklığı sonucu yaşanan çok sayıda yangın, mal ve can güvenliğimizi tehdit ederken, gerek gazın, gerekse katı yakıtlı dumanın dışarıya çıkamaması sonucu karbonmonoksit zehirlenmesiyle de birçok insan hayatını kaybediyor.

Isıtma sezonu başladığı bugünlerde vatandaşların bacalarını mutlaka temizletmesi gerektiğini belirten İtfaiye Müdürü Muzaffer Aydınlı "Bugüne kadar bacanızı temizletmediyseniz, mutlaka bacalarınızı temizletmeyi ve kontrol ettirmeyi unutmayın. Karbonmonoksit zehirlenmeleri ve kış aylarında çıkan yangınların önemli bir bölümü bacaların tıkanması sonucu meydana geliyor" dedi.

Baca yangınlarının genellikle alt katlarında lokanta, pastane, gibi işyerleri bulunan binalarda meydana geldiğini belirten Muzaffer Aydınlı, şunları söyledi:

"Çünkü bacalar, binaların zemin ve Bodrum katından başlayıp, çatı katına kadar yükselen kanallardır. Bu kanallar içerisinde oluşan yağ atıkları, ziftler ve kurumlaşmalar gerek sobaların gerekse ticari işletmelerin ocaklarının alevli bir şekilde yakılması sonucu tutuşarak alev almasıyla baca yangınları meydana gelmektedir. Vatandaşlarımızın basit gördüğü ve ihmal ettiği bu tabakalar, baca içerisinde bir petrol ürünü gibi tehlike oluşturmaktadır. Tutuşma sonucu baca kanalı boyunca uzayan alev çatıya ulaşarak, buranın da tamamen yanmasına sebep olur. Küçücük bir alev, büyük bir yangına sebep olabilir."

Baca yangınlarından korunmanın tek yolunun sanayi işletmelerde 3-6 ayda, daire ve apartmanlarda ise yılda en az bir 1 kere bacaların temizletilmesi olduğunu anlatan Muzaffer Aydınlı "Bacaların normal soba, doğalgaz ya da katı yakıtlı olması fark etmez. Vatandaşlar bacalarını mutlaka yılda bir defa temizletsinler" dedi.

Baca yangınlarının yanı sıra Kış aylarında karşılaştıkları bir diğer durumun da baca tıkanıkları sonucu karbonmonoksit zehirlenmeleri olduğunu hatırlatarak, şöyle dedi:

"Bazı durumlarda bacanın içerisinde tıkanıklığa neden olacak kurum, yağ atığı ve zift olmayabilir. Ancak baca üzerinde yuva yapan kuşlar, bu kuşların ölüsü veya çeşitli parçalar kalabilir. Bu gibi durumlarda bacayı ilk kez kullandığımız zamanlarda bile tıkanıklık söz konusu olabilir. Bu gibi tıkanmalar sonucu da yaktığımız soba, doğalgaz ya da katı yakıtın dumanı dışarıya atılamayacağından ve gaz tahliye edilemeyeceğinden dolayı gaz geriye dönecektir ve bu durum zehirlenmelere neden olacaktır."

Önlemler ve Soba Zehirlenmeleri


 

Ülkemizde her yıl yüzlerce kişi, ısınma amacıyla yakılan soba veya mangallardan çıkan karbon monoksit gazından zehirlenerek ölmektedir. Kokusuz ve renksiz bir gaz olan karbon monoksitten kaynaklanan zehirlenme hiç farkına varılmadan oluşur. Hafif baş ağrısından, komaya, felce ve ölüme kadar giden ciddi sonuçları vardır. Bu yüzden havalandırması olmayan yerlerde açıkta ateş yakılmaması, soba kullanılırken boru ve baca temizliğine dikkat edilmesi gerekmektedir. En önemli tedbir ise gece yatarken sobayı açık bırakmamaktır. Karbon monoksit zehirlenmesinin belirtileri:  sersemlik,  bas dönmesi, bas ağrısı,  bulantı -kusma,  bilinç düzeyinde bulanıklık, solunum sıkıntısı, görme bozukluğu  şeklinde sıralanabilir. Bu belirtileri gösteren biri derhal açık havaya çıkartılmalıdır. Gerekirse yapay solunum yaptırılmalı, eğer varsa oksijen verilmelidir. İyi ısınmayan  ve alttan yakılan  kömür sobaları veya elektrikli ısıtıcıların, yangın ve karbon monoksit zehirlenmesi riskini  artırdığı bilinmektedir.

- Sobayı üsten yakmak, sobanın hava/duman kapaklarını kapamamak, baca temizliği, gece yanan soba üzerine kömür atmamak, Lodoslu havalarda soba yakmamak.

-  Şofben veya gazdan zehirlenmenin nedeni gazın yanması sırasında banyo odasına taze hava girişinin sağlanmaması veya şofbenin bacaya bağlanmamasından banyodaki mevcut oksijenin tamamının kullanılmasıdır. Banyodaki oksijenin  azalması ve yanmasının devam etmesi ortamda zehirli CO gazı oluşmaya başlar. Baca bağlantısı yoksa/iyi değilse yanma sonucu ısıtıcının kesinlikle kullanılmaması ve tamir edilmesi gerekir.

KARBON MONOKSİTEN ZEHİRLENME BELİRTİLERİ
CO çok az miktarlarda bile insanlara etki etmektedir. CO’in kandaki hemoglobine ilgisi/afinitesi oksijene olan ilgisinden 250-300 kat daha fazladır. CO hemoglobinle birleşerek karboksihemoglobin oluşturur. Böylece hemoglobin kana oksijen taşıyamaz. CO’in zehirlilik/toksik etkisi sinsidir. Zehirlenme üç aşamada gerçekleşir:

Birinci Safha: CO soluyan kimsede hafif uyuşukluk, durgunluk ve uyuklama hissedilir. Bu belirtiler zehirlenmenin başladığı anlamına gelir. Zehirlenmeye maruz kalan kişi/kişiler derhal temiz havaya çıkarılmalıdır. Bu aşamada kurtulma şansı olabilir. Biraz daha fazla CO’e maruz kalındığında hareket yeteneği felce uğrar, insana tatlı bir rehavet çöker ve uyuklama isteği doğar. Öleceğini bilse bile kişi o ortamdan ayrılmak istemeyebilir.

İkinci Safha: Titreme, adele kasılması, çene kilitlenmesi ve diş gıcırdatmaları başlar. Gözler bir noktaya dikilir ve ateşlenme başlar.

Üçüncü ve Son Safha: Solunum ve kalp atışları yavaşlar, vücut ısısı düşer, his ve şuur kaybolur. Ölüm gerçekleşir.

Karboksihemoglobin kırmızımsı pembe rengi vücut derisini kiraz kırmızısı renge dönüştürür. Dudaklar rujla boyanmış gibi kızarır ve yüz tebessüm eder hali alır.

Zehirlenen kişiyi derhal ortamdan uzaklaştırılıp, temiz havaya varsa saf oksijenle teneffüs ettirilmeli ve acilen en yakın sağlık kurumuna götürülmelidir. Diyen İtfaiye Müdürü Muzaffer Aydınlı

Sobalı bir odada otururken; yorgunluk, halsizlik, baş dönmesi, baş ağrısı, uyku hali, bulantı, kusma, görme bulanıklılığı, huzursuzluk hissedilince, pencere ve kapıyı açın, odaya taze hava girmesini sağlayın, belirti ne olursa olsun zehirlenen kişiyi mutlaka açık havaya çıkartın. 

I.           Soba ve Yakıtla (Kömür) İlgili Önlemler:

 a)     Yakıta uygun soba ve yakma sistemi/yöntemi kullanımı

 (Yerli kömürlerimizin uçucu madde (UM) oranları İthal kömürlerden daha yüksektir. Bundan dolayı  ithal kömürler daha zor tutuşturulurlar. İthal kömürlerin ısıl değerleri yüksek olduğundan ateş tuğlalı dökme sobalarda yakılması daha uygundur. Tuğlasız sobalar (örneğin kovalı sobalar) ısıyı daha çabuk ortama verirler ancak daha çabuk da soğur. İthal kömürler uzun süre yanarlar. Kömürdeki UM’lerin tam yakılamaması zehirlenmelere yol açabilir. Soba satın alınırken TSE belgeli ve yanma verimi yüksek sobalar tercih edilmelidir. Standart dışı sobalarda kalitesiz yakıt kullanılmamalıdır.)

b)      Sobanın hazırlanmasında soba odanın içinde en uygun yere yerleştiril-meli,  altına yanıcı olmayan bir maddeden tercihen mermer altlık konmalı  (Ahşap ve plastik muşamba malzeme kullanılmamalıdır).

c)     Sobanın verimli yakılabilmesi için en fazla 2/3 oranında kömür ile doldurulmalıdır.

d)     Soba mutlaka üsten yakılmalı (alta kömür üste çıta koyularak yakma) ve daha sonra üzerine hiç kömür ilavesi yapılmamalıdır. Kömür bittiğinde tekrar temizlenip aynı şekilde yakılmalıdır. Alttan yakılan/tutuşturulan sobalarda uçucu maddeler eksik yanar/yanmadan dışarı gider, bu enerji %20 kaybı/israfına neden olur ve daha fazla duman çıkar. Uçucu maddelerin çoğu üstten yakıldığında yandığı için daha az duman çıkar ve yanma verimi daha yüksek olur.

 e)     Soba yanarken yanma havası ve duman kapak/klapeleri kapatılma-malıdır. Yatarken soba üzerine kürekle kömür atılıp hava ve duman kapakları kısmen kapatılıp sobayı uyumaya bırakılmamalıdır. Baca klapesi tam olarak kapanmamalı, bunu önleyecek sobada bir mekanizma olmalıdır. Sobanın hava ve duman kapaklarının kapatılması zehirlenmeye davetiye çıkarmaktır.

 f)       Sobanın havalandırma sistemi, sobaya yeteri kadar hava sağlaya-bilmelidir.

g)     Sobada delik olmamalıdır.

 h)     Verimli yanma için sobaların külleri günlük  temizlenmelidir.

 i)       Yatmadan önce sobaya kesinlikle kömür atılmamalıdır. Üşümemek isteniyorsa soba mutlaka yeniden doldurulup, hava ve duman kapakları tamamen açık bir şekilde tekrar yakılmalıdır. Mümkünse yatarken soba söndürülmelidir.

j)          Evin/odanın içinde mangal kullanmayın.

diyen İtfaiye Müdürü Muzaffer Aydınlı

Baca ve Borularla İlgili Önlemleri ise Şöyle Sıraladı;

 a)     Soba duvardan en az 50 ve  en çok 150 cm uzağa kurulmalıdır. Sobanın baca deliğine olan uzaklığı bacada ve boruda zift oluşumunu engelleyecek mesafede olmalı.

b)      Soba boruları mümkün olduğunca kısa ve düşey doğrultuda olmalıdır. Yatay borular bacaya doğru %10 eğimle yükselerek takılmalıdır.

 c)      Fazla dirsek ve borudan kaçınmalı en fazla iki dirsek kullanılmalıdır. Böylece boru ve bacada kurum ve/veya katran oluşumu, tıkanma ve gaz sızma azalır.

 d)     Delik boru kullanılmamalı.

 e)     Soba, dirsek ve boru eklem yerleri duman sızdırmamalı, eklem yerleri birbirine uygun bir şekilde geçirilmelidir.

 f)       Baca ve soba borusu bağlantısının uygun biçimde yapıldığından emin olunmalı.

g)      Soba boru ucu, baca deliğine fazla sokulup tıkanmamalı ve boru bacayı daraltmamalıdır.

 h)     Soba boruları pencere ve duvardan dışarı çıkarılıp uzatılmamalıdır.

i)       Soba boru çapı 13 cm olması tavsiye edilir.

 j)       Baca yılda en az bir kez borular ise ayda bir defa temizlenmelidir.

 k)     Bina bacası çatının en yüksek noktasından en az 1 m yüksekte olmalı ve çıkan gazların dağılabilmesi için yanındaki binalardan 6 m uzakta olmalıdır.

l)       Baca rüzgardan fazla etkilenmeyecek şekilde iyi çekişli olmalıdır.

 m)   Sık sık baca tepmesi oluyorsa, baca deliğinin uygun olup olmadığı kontrol ettirilmeli.

 n)     Soba borularına çamaşır kurutma aksesuarları asılmamalı.

SONUÇ;

Yukarıdaki uyarılara uyulduğunda %20 yakıt tasarrufu yapılabilir, iyi ısınılır ve sobadan/ısıtıcıdan zehirlenme riski en aza indirilir. Bunlara bilerek veya bilmeyerek uymamak karbon monoksit zehirlenmesine davetiye çıkarmaktır. Doğru yakılan soba ısıtır, yanlış yakılan soba/ısıtıcı öldürür. Üzücü sonuçların yaşanmaması için sobanın hazırlanması, yakılması ve söndürülmesi konusunda bu uyarılara dikkat edelim. 

İşyeri ve mesken sahiplerinin de evlerinde ve işyerlerinde oluşabilecek başlangıç yangınlarında kullanılmak üzere en az 6 Kg. kapasiteli Kuru Kimyevi Tozlu veya Co2’ li (Karbondioksitli) yangın söndürme cihazları bulundurulmalıdır diyen İtfaiye Müdürü Muzaffer Aydınlı, önlem almak felaketleri yok etmek demektir diyerek uyarılarda bulundu.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER