15 Mayıs 2009 Cuma akşamı İstanbul-Avcılar Bener Restorantta ÇANFED tarafından düzenlenen Çankırılıların buluşma gelecek güzel günlerin habercisi niteliğindeydi.
Yaklaşık 900 civarında davetlinin katılımıyla gerçekleşen geceye başta İstanbul Çankırılılar Vakfı Başkanı Eşref Harmandar olmak üzere ÇANFED'e bağlı 45 köy derneği yöneticisi ve İstanbul içerisinde görev yapan bürokrat, işadamı, sanatçı ve siyasetçi katıldı.
Geceye katılan Çankırı Postası yazarları başta Vedat Beki, Ömer Türkoğlu, İbrahim Zencirci, Ömer Faruk Eryılmaz ve Ercan Şeker farklı köşelerde gecenin ve İstanbul'daki Çankırılıların nabzını tutma gayreti gösterdiler.
Gecenin açılış konuşmasını yapan ÇANFED Genel Başkanı Ömer Lütfi Özenç konuşmasında memleket sevgisinin ve federasyonun neden var olduğunu izah eden Özenç, Çankırı'yı sevmeyen Çankırılının ülkesini sevemeyeceğini, Çankırılıyı sevmeyenin insanlık sevgisinden bahsedemeyeceğini, çocuklukta yaşanan korkusuz ve ana baba korumalı dönemlerin özleminin memleket sevgisine dönüştüğünü, yaş ilerledikçe öğrenilen korkular nedeniyle insanların yaşanılan alanlarda sığınaklar aradığını, Çankırı ortak paydasında bir araya gelen Çankırılıların sığınağının ÇANFED olması gerektiğini, hayat mücadelesinin böyle daha kolay olacağını ifade eden Ömer Lütfi Özenç, Çankırılıların bir çok şekilde gruplandırılabileceğini, sağcı-solcu, şu ilçeli-bu ilçeli, alevi-sünni, Galatasaraylı-Fenerbahçeli, içki içen-içmeyen, şu partili-bu partili olabileceklerini, ancak federasyonun bu gruplardan herhangi birine ait olması beklentisinin hiç kimsede olmaması gerektiğini ifade etti. Bu farklı gurupları Çankırı ortak paydasında bünyesinde toplayan federasyonumuzun logosu bu nedenle çok renkten oluşan Ç harfidir" dedi.
Çankırılılar’ın birbirleriyle tanışmasını sağlamaya çalıştıklarını belirten Özenç, "Çankırı ortak paydasında daha iyi yurttaş olabilmek için çalışıyoruz. Çankırı’da 190 bin, İstanbul’da 350 bin Çankırılı var. Çankırı’da iki milletvekilimiz var. İstanbul’da Çankırılı milletvekili ve ilçe belediye başkanı bulunmuyor. Kültürümüzü hem kendimize hem gençlerimize öğretmek amacımızın yanı sıra temsildeki eksiklikten dolayı da bir araya geldik. İnsanlar tanıştıkça ÇANFED’in siyasal ve ekonomik sonuçları mutlaka olacak. Amacımız, kendi gelişimimize, Çankırı’nın gelişimine, dolayısıyla Türkiye’nin gelişimine katkı sağlamak.” dedi.
Geceye katılan sanatçılar başta Turgay Başyayla olmak üzere, Zehra Ganioğlu, Burhan Topal, Sami Çelik ve Gülesin ile Ahmet Ece sahne aldılar. Özellikle Turgay Başyayla, Çankırı'daki üniversite şenliğindeki konserinden ayağının tozuyla dönmüş olmasına karşın, sahnede sergilediği performansla davetlilerden tam not aldı.
Gecede bir konuşma yapan Çankırı Eğitim Kültür Vakfı Başkanı Eşref Harmandar “Böylesine bir kalabalık Çankırılı grubu ile birlikte olmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Çankırılı olarak İstanbul'da yaşayan hemşerilerimizin çok daha sık bir araya gelmelerini ve birlikte hareket etme girişimlerini vakıf olarak desteklemenin onurunu yaşıyorum. ÇANFED'in bu geceyi düzenlemiş olması ve İstanbul’daki Çankırılıları bir araya getirmiş olması beni fazlasıyla mutlu etmektedir” dedi.
Benim izlenimlerime gelirsek...
ÇANFED'in İstanbul-Avrupa yakasında gerçekleştirmiş olduğu geceye Çankırı Postası yazarları olarak tam kadro katılmamızın, haber sitesi olarak ilk kez böylesi bir platformda birlikte olmamızın bana göre çok büyük önemi vardı. Bu geziye katılan yazar arkadaşlarıma öncelikle buradan teşekkür ediyorum. Ki her biri değerli zamanlarından feragat ederek böylesi bir organizasyonda yer aldılar.
Geceye gelince... ÇANFED'in daha illk kuruluş günleri gözümün önüne geldi. İstanbul'da Zeytinburnu Öğretmen Evinde bir pazar günü yapılan toplantıya yine Ankara'dan giderek katılmıştım.
O gün şahsıma verilen çok kısa süre konuşma imkanına karşın, yine de yeni oluşumla ilgili düşüncelerimi belirtmiştim. Notlarımı kontrol ettiğimde o gün şöyle demişim: “Benim gördüğüm kadarıyla Çankırılıların bugüne kadar göstermiş oldukları kültürel birlikteliğin bundan böyle ekonomik birlikteliği de beraberinde getirmesi gerektiğini düşünüyorum. Tabii ki çok daha büyük kitleler halinde organize olmanın bunu daha da kolaylaştıracağını düşünüyorum.”
Zeytinburnu'nda yapmış olduğum bu kısa konuşmanın Cuma akşamı Avcılar'da gerçekleştirilen gecedeki yansımalarını burada çok ayrıntılı olarak ele almam mümkün değil! Şunu çok rahatlıkla söyleyebilirim ki bundan sonraki günlerde ve yıllarda bu tespitimi Çankırı'nın tüm dinamikleri görmüş olmanın ötesinde içinde olamamanın üzüntüsünü de yaşayacaklardır.
Gecenin Çankırı ile ilgili bir bölümünü buraya sıkıştırmam gerekirse, başta Çankırı Belediye Başkanı ve Çankırı milletvekillerinin İstanbul'da düzenlenen böylesi bir geceye davetli oldukları halde katılmamalarını da kınadığımı belirtmek istiyorum.
Cuma akşamı Avcılar-Bener Restorantta gerçekleştirilen ÇANFED gecesinin bana göre en belirgin özelliği, İstanbul'daki Çankırı derneklerinin ve Çankırılı stk'ların ağırlıklı bir şekilde desteğini almış olmasını kamuoyuna açık ve net olarak sunmuş olması, bana göre içinde bulunduğumuz ayın 29'unda Anadolu yakasında gerçekleştirilecek benzer organizasyon sonrası İstanbul'da vakıf ve ÇANFED dışında başka bir adres olmadığını tescilleyecek!
Sakın ola ki bu tespitim İstanbul'da başka oluşumların olmadığı ve olmaması yönünde algılanmasın! Bu işin kolayına kaçmak olur. Amacım devletin resmi kayıtlarına göre İstanbul'da yaşayan yaklaşık 160 bin Çankırılı'nın nedeni ne olursa olsun gündeme getirilen kısır çekişmeleri bir kenara bırakarak birlikte, çok daha güçlü organize hareketlerin içerisinde olmalarını arzu ettiğimin göstergesi olarak kabul edilmesi düşüncesinde olduğumu belirtmek istiyorum.
Bununla birlikte Cuma akşamı gerçekleştirilen organizasyonda emeği geçenleri bir kez daha kutluyor ve son cümlemi kaleme alıyorum:
ÇANFED’i izlemeye devam edin.