DÜNYA

Türkiye’den Afrika’ya uzanan iyilik yolculuğu

Gönüllü Vesileler Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği’nin 2024 faaliyet raporu, ulaşılan milyonlarca insana umut olan çalışmaları gözler önüne serdi. Dernek, sadece Afrika’da değil Türkiye’de de burs, gıda ve kırtasiye yardımları ile yüzlerce ihtiyaç sahibine destek oldu.

Abone Ol

Gönüllü Vesileler Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği, 2024 yılında yaptıkları yardımları açıkladı.

Her gün 7 bin kişiye sıcak yemek

Dernek, Madagaskar’da kurulan 8 büyük dağıtım merkezinde her gün ortalama 7 bin kişiye yemek dağıtımı yaptı. 2024 yılı boyunca tam 2 milyon 555 bin kişiye ulaşıldı. Sofralara yalnızca pirinç değil; ekmek, et, makarna ve tatlı da taşındı. Bir yıl da 2 milyon 190 bin ekmek, 255 bin kilogram pişmiş pirinç, 54 bin porsiyon makarna dağıtıldı. Çocukların en sevdikleri şeker ve çikolatalar ise 2,7 milyon adet ikram edildi.

540 su kuyusu açıldı

Madagaskar’ın birçok köyünde 2024 yılında açılan 540 yeni su kuyusu ile binlerce insanın temiz suya erişimi sağlandı. Kuyuların açılamadığı bölgelerde ise tankerlerle su taşındı.

Binlerce hayvan dağıtıldı

Sadaka, akika, adak ve vacip kurbanlar üzerinden yürütülen çalışmalarla 29 bin küçükbaş ve 750 büyükbaş hayvan kesilerek ihtiyaç sahiplerine dağıtıldı. Ayrıca Kurban Bayramı döneminde bağışçılar adına 4 bin küçükbaş ve bin büyükbaş kurban kesilerek sofralara ulaştırıldı. Her kurban, yalnızca bir öğün değil; ailelerin uzun süre unutamayacağı bir bayram sevinci oldu.

Barınma ve kıyafet yardımları

Madagaskar’da çalıdan yapılmış derme çatma barınaklarda yaşayan aileler için 30 yeni köy evi inşa edildi. Ayrıca yıl boyunca 8 bin 250 kıyafet ve ayakkabı dağıtılarak çocukların yüzü güldürüldü.

Türkiye’de de yardımlar devam etti

Dernek yalnızca Afrika’da değil, Türkiye’de de ihtiyaç sahiplerini yalnız bırakmadı. 2024 boyunca yüzlerce öğrenciye burs desteği, binlerce aileye gıda yardımı, köy okullarına kırtasiye dağıtımları yapıldı.

"Süt keçisi projesi bir geçim ve umut kapısıdır"

Gönüllü Vesileler Derneği Kurucu Başkanı Ahmet Temel, İhlas Haber Ajansı’na yaptığı açıklamada süt keçisi projesinin önemine değinerek şunları söyledi:

"Biz bu projeyi başlattığımızda hedefimiz sadece çocukların düzenli süt içebilmesini sağlamak değildi. Amacımız, ailelerin kendi ayakları üzerinde durabileceği, sürdürülebilir bir geçim modeli oluşturmaktı. Çünkü biz biliyoruz ki bir gün verilen bir tabak yemek açlığı sadece o gün bitirir. Ama bir süt keçisi, hem süt üretimiyle hem de yavrulamasıyla köylerde kalıcı bir yaşam kaynağı olur."

Temel, süt keçisi yardımlarının köylerde oluşturduğu büyük değişimi de anlatarak, "2024 yılı boyunca binlerce süt keçisini köylere dağıttık. Bugün birçok köyde kadınlar ve çocuklar düzenli süt içebiliyor, aileler sütü satarak gelir elde edebiliyor. Daha da önemlisi, bu proje sayesinde köylüler yalnızca karınlarını doyurmakla kalmadılar, bizlere olan güvenleri de arttı. Öyle ki, bizim samimiyetimizi ve iyiliklerimizi gördükten sonra tam dört köy kendi istekleriyle Müslüman oldu. Bu, bizim için bir dönüm noktasıdır. Çünkü yaptığımız yardımlar sadece bedenlere değil, kalplere de dokunuyor" ifadelerini kullandı.

"Keçiler sadece süt değil, umut ve gelecektir"

Hayvancılığı geliştirmek için çalışmalarının sürdüğüne vurgu yapan Temel, "Bir süt keçisi sadece süt değildir; umut, sağlık ve gelecektir. Bizim hedefimiz, köylerde hayvancılığı geliştirmek, ailelere kalıcı bir geçim kapısı açmak ve aynı zamanda gönüllere dokunmaktır. Her dağıtımda gördüğümüz mutluluk, bize doğru yolda olduğumuzu gösteriyor" diye konuştu.

"Amaç umudu büyütmek"

Amaçlarının umudu büyütmek olduğunu kaydeden Temel, "Bizim için iyilik yalnızca Afrika’daki bir köye su götürmek ya da Türkiye’de bir çocuğa defter vermek değildir. Bizim amacımız, insanların yalnız olmadıklarını hissettirmek, onlara umut olmaktır. Afrika’da açılan her kuyu, dağıtılan her ekmek, verilen her süt keçisi, sadece bir ihtiyaç değil; bir hayatın değişmesi demektir. Türkiye’de de aynı şekilde, bir öğrencinin burs alarak okuluna devam etmesi, geleceğe umutla bakabilmesi demektir. Biz, bu iyiliği yalnızca rakamlara sıkıştırmıyoruz. Çocukların gözlerindeki mutluluk, annelerin duaları, köylerde yeniden yeşeren umutlar bizim için en büyük kazançtır. Bize destek veren her bağışçı, aslında bir çocuğun gülüşüne, bir annenin duasına ortak oluyor. Bizler sadece aracıyız, vesileyiz. Asıl kahramanlar, iyiliği çoğaltan gönüllülerdir" dedi.