YAŞAM

95 yaşındaki Mahmut dede, sağlıklı yaşamın sırrının süt ürünleri olduğunu söyledi

Sivas’ta yaşayan kimlikte 95, gerçekte ise 100 yaşında olduğu tahmin edilen Mahmut Şimşek, sağlıklı yaşamın sırrının süt ürünleri olduğunu söyledi. Geçen yıl kalça kemiği kırılan Şimşek, tükettiği süt ürünleri sayesinde ameliyattan 2 gün sonra yürümeye başladı.

Abone Ol

Sivas kent merkezine 37, Yıldızeli ilçesine 15 kilometre uzaklıkta bulunan Bakırcıoğlu köyünde doğup büyüyen Mahmut Şimşek (95), ilerleyen yaşına rağmen sağlıklı yaşam sürüyor. Gerçek yaşının 100 olduğu tahmin edilen ve köyünde çiftçilik yaparak geçimini sağlayan Mahmut Şimşek, sağlığını süt ve süt ürünlerine borçlu olduğunu söylüyor.

Önceki yıl abdest aldığı sırada düşerek kalça kemiği kırılan Mahmut Şimşek, ameliyat olduktan 2 gün sonra tekrar yürümeye başladı. Süt, yoğurt, ayran, peynir ve tereyağını çok tükettiğini söyleyen Şimşek, "Allah ömür veriyor bizde yaşıyoruz" dedi.

"Sürekli yoğurdun içine ekmek atar karıştırır yerdim"

Sağlıklı yaşamın sırrının süt ürünleri tüketmek olduğunu ifade eden Mahmut Şimşek, "Özellikle bu sıcak zamanlarda sürekli yoğurdun içine ekmek atar karıştırır yerdim. Sağlığım sıhhatim çok iyi hamdolsun. Kalçamın üzerine düştüğümde biraz iyi değildim ama sonra düzeldim şükürler olsun. Allah ömür veriyor bizde yaşıyoruz" dedi.

"Ameliyattan 2 gün sonra yürümeye başladı"

Mahmut Şimşek’in oğlu Halil İbrahim Şimşek ise "Yumurta ve süt gibi doğal ürünlerle beslendi. Temiz havanın da etkisi var. Sürekli kendi işi ile meşgul olur kimsenin işine karışmaz. Şimdi ki yaşını köydeki büyüklere sorduğumuz da 95’ten büyük diyorlardı. 98 de olabilir 100 de olabilir. Köyde şuan babamdan büyük kimse olmadığı için. Abdest alırken düşüp kalçasını kırdı. Röntgenden sonra Sivas’taki hastaneye getirdik ve kalçası kırık değil kemik baya dağılmış dediler. Biz daha ayağa kalkamayacağını düşündük. Ameliyattan 2 gün sonra yürümeye başladı. Şuan da çok şükür iyi ama iyileşeceğinden hiç umudumuz yoktu. Tereyağını bizler yiyemiyoruz ama babam kaşık kaşık tereyağı yiyor. Dokunmuyor mu diye sorduğumuz da ‘bunda ne var ki, tereyağı dokunur mu?’ diyor" ifadelerine yer verdi.