Çankırı Karatekin Üniversitesi (ÇAKÜ) Rektörü Prof. Dr. Hasan Ayrancı, üniversiteye bu yıl 4 bine yakın yeni öğrenci geleceğini duyurdu. Bu yıl bin 500 yabancı öğrenci sayısını geçmeyi planlandıklarını ifade eden Ayrancı, yeni açtıkları bölümlerin istihdama yönelik bölümler olduğunu, bu yıl 18 bin 700 civarında öğrenci sayısına ulaşacaklarını beklediklerini açıkladı. Ayrancı, önümüzdeki yıllarda hedeflerinin Diş Hekimliği Fakültesi, Ziraat Fakültesi ve Spor Bilimleri Fakültesi olacağını bildirdi.
Hukuk Fakültesi’nin resmen kurulması ve yerleştirme sonuçlarının açıklanmasının ardından Uluyazı yerleşkesinde basın mensupları ile bir araya gelen Rektör Hasan Ayrancı, üniversitenin %90 oranında doluluk oranına ulaştığını vurguladı.
Üniversite ve Çankırı açısından önemli bir gün yaşadıklarını aktaran Rektör Hasan Ayrancı, “ Yeni eğitim döneminin başlangıcının nasıl olacağı, hangi şartlar altında eğitim-öğretim yılına başlayacağımız konusunda bir görüşme yapmayı doğru bulduk. Bugün söylediğimiz her şeyi daha önce vadetmiştik. “Yapamaz, edemez” diyenler oldu ama biz Allah’ın inayeti ve arkadaşlarımızın desteği ile üniversitemizi belli bir yere getirdik; çok şey yaptık. Buraya geldiğimizde üniversitenin yön tabelaları yoktu. Bana gelen bir çok kişi yarı yoldan döndü. Hatta Vakıflar Genel Müdürlüğü’nden gönderilen basma eserler, “Rektörlük bulunamamıştır.” diye iadeli taahhütlü geri döndü. Diğer yandan, 15 Temmuz 2016’da FETÖ’nün hain darbe girişimi olduktan sonra üniversitede de bir sarsıntı meydana gelmişti. Tam bir güvensizlik hâli hâkimdi. Ben geldiğimde hiçbir konferans, panel, sergi yoktu. O sırada, faaliyet ve konuşma yapan tek kişi bendim. Bu nedenle bizim web sayfamızda ve sosyal medyamızda hep ben görünüyordum. Zaman içerisinde gelişmeler oldu. Şimdi ise Bilgi İşlem Daire Başkanlığımızın ÇAKÜ mobil uygulaması var. Bu mobil uygulama, kullanıcı dostu bir programdır. Sadece öğrenciler değil, her yerden vatandaşlar burada neler olduğunu, hangi faaliyetler bulunduğunu takip edebilir.
Ayrancı açıklamasının devamında şunları kaydetti:
Üniversite uçuruma giden bir trene benziyordu-
Biz geldiğimizde üniversitenin durumu iç açıcı görünmüyordu. Fakültelerin her şeyi vardı; ama ne yazık ki öğrencisi yoktu. Sağlık Bilimleri Fakültesinin tek bir bölümü var; Orman Fakültesinin lisans öğrencisi hiç yoktu. Bazı yüksek lisans ve doktora çalışmaları vardı. Ilgaz Turizm ve Otelcilik Yüksekokulunda Turizm İşletmeciliği bölümünde 25-30 öğrenci vardı. Bu öğrencilerin tamamı üniversiteyi CİMER’e şikâyet etmişti. Yapraklı Meslek Yüksekokulunun sadece bazı bölümlerinde doluluk vardı. Meslek Yüksekokulu büyük bir yıkıma uğramıştı ve sadece yüzde 32’si doluydu. Yapraklı ve Eldivan Meslek Yüksekokullarını saymazsanız, üniversite adeta Amerikan filmlerinde olduğu gibi uçuruma giden bir trene benziyordu. Biz proaktif bir yaklaşımla, üniversitenin makûs talihini değiştirme gayretinde bulunduk.
Yaptığımız bir ıslahat hareketinin ötesinde, bir inkılap hareketidir-
Üniversitemizin şu anda geldiği yeri anlamak için, nereden nereye ulaştığımızı da anlamak gerekir. Projeci olmak, azimli, kararlı ve çalışkan olmak gerekir. Uçuruma doğru giden bir şeyin yönünü değiştirmek, bir ıslahat hareketinin ötesinde, bir inkılap hareketidir. Bu hareket, uçuruma doğru giden treni alıp doğru yöne, yani medeniyete, aydınlığa, zenginliğe ve sanata doğru döndürmek olmuştur. Bu kapsamda öncelikle Mühendislik Fakültesine önem verdik ve yeni bölümler açtık. Daha önce Mühendislik Fakültemizde hiç öğrenci bulunmazken, şu anda beş ayrı bölümde öğrenci bulunmakta ve bu bölümler, parlak bir üniversiteye yakışır bölümler olarak eğitim vermektedir. Sağlık Bilimleri Fakültesinde sadece hemşirelik bölümü vardı; ama biz üstüne beş bölüm daha koyarak altı bölümlü bir fakülte haline getirdik. Fen Fakültesi de tabela fakültesiydi. Şu anda yüzde doksan dokuz doluluk oranına sahibiz.
Türkiye’de 2019 yılında en fazla program açan üniversite olduk-
Ardından YÖK’ün ve Türkiye’nin politikalarına uygun olarak üniversitemizi yabancı öğrencilere açmaya karar verdik. Çünkü, tabiri caizse bir yerde deniz bitti, bir noktaya dayandık ve yabancı öğrenci atağına başladık. Şu anda 86 bin nüfuslu bir yerde 500 tane yabancı öğrencimiz bulunuyor. Bu yıl bin 500 yabancı öğrenci sayısını geçmeyi planlıyoruz. Bu öğrencilerin büyük çoğunluğu, Fen ve Sağlık Bilimleri Fakültesinde yer alacak. Biz Yükseköğretim Kurulunun talebi olmasına rağmen, kapatılması istenen bölümleri kapatmıyoruz. Bölümler boş kalacağına, az talep olan bölümleri yabancı öğrencilere açarak, o bölümlerin de doluluğunu ve devamlılığını sağlıyoruz. Geçenlerde bir gazete YÖK’e karşı uydurma bir haber yaptı. Biz YÖK ile birlikte çalışıyoruz, onların talimatlarını yerine getiriyoruz; ama yaptıklarımızı da izah ediyoruz. Açtığımız fakülteler ve meslek yüksekokulları dışında, toplam 88 ayrı program açmışız ve 60 program öğrenci alır hâle gelmiş. Bu 60 programın tamamı istihdama yöneliktir. Türkiye çapında 2019 yılında en fazla program açan üniversite olduk. Bu da elde edilen başarıyı katmerli hâle getirmektedir. Kurşunlu Adalet Meslek Yüksekokulunu açtık ve öğretim üyelerini istihdam ettikten sonra öğrenci almaya başlayacağız.
Hukuk Fakültesini özveri ile kurmuş durumdayız-
Hukuk Fakültesini kimsenin mümkün görmemesine rağmen, büyük bir gayret ve özveri ile kurmuş durumdayız. Urfalı bir vatandaş Twitter’da; “86 bin nüfuslu bir yere hukuk fakültesi açılmış, biz iki buçuk milyon nüfus ile açamadık, adamlara imreniyoruz, milletvekillerine kızmamız lazım.” diyor. Gerçekten bu anlamda 86 bin merkezli bir yere Hukuk Fakültesi açılması imkânsız gibi bir şeydir. Ben şu anda oldukça büyük bir saldırı altındayım. Bu nasıl oldu anlamadım; ama tam bir hazımsızlığa dönüştü. Hukuk Fakültesi açılmasının benim hukukçu olmamla bir ilgisi yok. Bu iş bilirlik ve çok çalışma ile gerçekleşmiş bir durumdur.
Dar-ül Hadis özüne uygun olarak faaliyet yürütecek -
Geldiğimde İslami İlimler Fakültesi için YÖK’ten izni alınmıştı ama öğrencisi yoktu; hızlı bir çalışmayla İslami İlimler Fakültesini açtık. Dar-ül Hadis’in (Taş Mescit) bize teslim edilmesi ile burası da kendi özüne uygun olarak faaliyetlerini devam ettirecektir. İmaret’in de bizde olması ile bu çatı altında oldukça başarılı ve aslına uygun çalışmalar yapılacaktır.
Çankırı ölçeğinde bir Teknokent olması sevindiricidir -
11.800 metrekare alanda ve üç fakülteyi alacak durumda yeni bir binamız var. Artık devlet yapılaşma için fazla para vermiyor. Fazla beklemeden hızlı bir karar vererek bir bina daha kazanmış olduk. Ayrıca “Hukuk Fakültesini açamazsınız.” diye içeriden ve dışarıdan, memurdan, personelden ve halktan konuşan insanlar, “Teknokent açamazsınız.” da demişlerdi. Ama biz Teknokent’i kurduk. Çankırı ölçeğinde bir Teknokent olması sevindiricidir. Ben plan aşamasında, “teknoloji transfer ofisi” olarak düşünürken, dönemin Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Sayın Faruk Özlü ile karşılaştığımızda; “Hocam, sen teknopark kur.” diyerek beni cesaretlendirmişti. Hatta bizim Teknokent kuracağımızı duyan civar illerdeki üniversite rektörleri de bizden ilham alarak teknokentler kurmuş oldular. Teknokent’in kurulması yakın zamanda Resmî Gazete’de yayınlandı. Sayın Bakan Mustafa Varank’a gittim ve o da bize bu konuda destek vereceğini ifade etti.
Diş Hekimliği Fakültesi açacağız-
Erasmus’ta da çok başarılıyız. Erasmus+ KA 107’de 206 üniversite arasında Türkiye beşincisiyiz ve sıradaki hedefimizi ilk üçe girmek olarak belirledik. Ayrıca üniversitemize “çift anadal programları” kazandırdık. 2007 sonrası kurulan üniversiteler arasında TÜBİTAK projelerinde 46 üniversite arasında 7. sıradayız. URAP sıralamasında çevredeki bütün üniversitelerden daha iyiyiz. Yine URAP sıralamasında, tıp fakültesi olmayan 124 üniversite arasında 21.yiz. Araştırma merkezleri kurduk, yaban hayatı ve kadın çalışmaları gibi enstitüler kurduk, yüksek lisans programlarını 6 katına çıkardık. Bunun dışında Diş Hekimliği Fakültesi açacağız. Gayret bizden tevfik Allah’tan. Ziraat Fakültesi ve Spor Bilimleri Fakültesi de talep olarak arz edilmiş durumdadır. Meslek Yüksekokulumuza 5 program geldi, Eldivan Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulunda 5 ayrı bölüm açmıştık. Buna ek olarak, 5 ayrı bölümün de izni alınmış olup, öğretim üyelerini istihdam ettikten sonra öğrenci de alacağız. Sağlık Bilimleri Fakültesinde de daha önce bahsettiğim beş bölüme ek olarak, 10 bölüm daha açılmış durumda. Bu bölümlere öğrenci alınması için de çalışmalara başladık. Paneller ve faaliyetlerimizi zaten biliyorsunuz.
Dijital akademi” kavramı -
Ulusal basına ve size karşı bir sorumluluğumuz var. Yakın zamanda Anayasa Mahkemesi kararı ile ilgili bir açıklama yaptık. Şu anda Çankırı Karatekin Üniversitesi’ni tanımayan yok. TROY’u Türkiye’ye tanıtmamız ve Afrin açıklamamız katkı anlamında gerçekten değerlidir. Afrin ile ilgili İngilizce, Almanca ve Arapça dillerinde yaptığım açıklama 35 ayrı ülkede 25 milyon kişiye ulaştı. Bu tür bir tanıtım faaliyetini devletin bazı tanıtım mekanizmaları bile yapamadı.
Projeci bir üniversite olarak bir IPA projesi hazırlıyoruz. Desteği aldığımız takdirde 4.5 milyon Euro’luk bu proje Çankırı’ya büyük bir katkı sağlayacaktır. Ayrıca, “dijital akademi” kavramını ortaya çıkardık. Bu kapsamda djitalleşme adına çalışmalara ve eğitimlere başladık. Üniversitede bulunan cami biz geldiğimizde virane bir durumdaydı. Giriş katını yaparak cuma namazı kılınır hâle getirdik.
Bu yıl 4 bine yakın yeni öğrenci alıyoruz-
Biz bu yıl 4 bine yakın yeni öğrenci alıyoruz. Bölümlerimiz gayet başarılı ve istihdama yönelik bölümlerdir. Bu yıl 18 bin 700 civarında öğrenci sayımız var. Biz üniversite olduğumuz için nitelikli öğrenci sayısının artırılmasıyla önemli görevlerimizden birini daha yerine getirmiş oluyoruz. Ayrıca Çankırı Kent Vizyonu İçin Öneriler Raporu’muz çok önemlidir. Biz bunu büyük bir heyetle birlikte Çankırı Belediye Başkanı İsmail Hakkı Esen’e arz etmiştik. Bu çalışmayı ben YÖK Başkanı Sayın Prof. Dr. Yekta Saraç’a götürdüm. Kendisi bizi çok tebrik ettiğini ve hiçbir üniversitenin şimdiye kadar böyle bir çalışma yapmadığını söyledi. Şu anda 20 kadar hocamız 4 tane ayrı proje üstünde belediye yetkilileri ile birlikte çalışıyorlar.
Üniversite olarak, zor şartlardan bu noktaya geldik. Ülke ekonomisinin durumunu biliyorsunuz; zor bir dönemden geçtik. Eski bütçeler ve kadrolar artık söz konusu değil. Devletin merkezi birimlerinin bize önerdiği şey; “küçülün ama kalitenizi artırın.” Ama biz o kadar küçüğüz ki, daha fazla küçülmeye tahammülümüz yok. Vatandaşın eleştirisine açığız. Demokrasilerde halka kızılmaz, halk anlaşılmaya çalışılır. Fakat kötü niyetli, başarıları görmezden gelen, sırf eleştirmek için söyleyen, cinsel tacizden dolayı görevden alınan bir adama dayanarak gazete basan adamları da makul görmemiz mümkün değil. Bunlar gayrimeşru unsurlardır. Biz onlara bakmadan yolumuza devam ederiz.” şeklinde konuştu.
Çankırı Postası
Güncelleme Tarihi: 24 Ağustos 2019, 03:08
Meraba nasıl ulaşa biliriz.?