banner306
banner198

Son Dakika... Yunus AVM gündeme oturdu... Ancak!

Yılın son günü Belediye Avukatlarının yapmış olduğu açıklama beraberinde hukuki tartışmayı da Çankırıya taşıdı.

Son Dakika... Yunus AVM gündeme oturdu... Ancak!
banner145

Yılın son günü Belediye avukatlarının yapmış olduğu açıklama beraberinde hukuki tartışmayı da Çankırı'ya taşıdı...

 

Her şey Belediye Avukatlarının 2008’in son günü yaptıkları basın açıklamasıyla başladı. Çankırı ile ilgili haber siteleri ve 1 Ocak 2009 tarihli Çankırı’da çıkan günlük gazeteler belediye hukukçularının yaptıkları açıklamalara yer verdiler.

 

Belediye hukukçularının(!) yaptıkları açıklamaya göre “Alışveriş Merkezi inşaatının Danıştay 6. Dairesi tarafından verilen yürütmeyi durdurma kararına istinaden Çankırı İcra Müdürlüğü tarafından durdurulması işlemi talebimiz ile Çankırı İcra Mahkemesince iptal edilmiştir.” deniyordu.

 

Bunun ardından başta bizim haber sitemiz olmak üzere 1 Ocak 2009 tarihli Çankırı’da yayım yapan günlük gazeteler “Yunus AVM inşaatına izin çıktı” yönünde başlıklarla haberi okuyucularına aktardılar.

 

Belediye Avukatlarından Dilaver Erdoğan gazetemiz genel yayın yönetmeni Vedat Beki’yle görüştü. Yeni yılın ilk günü ortaya çıkan bu karmaşanın ardından ulaşmaya çalıştığımız Belediye Avukatlarından Dilaver Erdoğan ’a gece geç saatlerde ulaşabildik. Gün boyu gsm’den aradığımız Erdoğan’ın kapalı olması nedeniyle görüşme sağlanamadı. Telefonunu açan Erdoğan, kendisini arayan Vedat Beki’ye dönerek “Beni aramışsınız! Hayırdır!” diye cümle kurunca, Vedat Beki de arama nedenini ve “Tarafınızdan yapılan basın açıklaması vatandaşın kafasını karıştırdığı gibi, benim de kafamı karıştırdı! Açık ve net yanıt istiyorum” dedi ve ortadaki sorunu kendisine aktardı.

 

Av. Dilaver Erdoğan görüşme sırasında üzerine basa basa “Danıştay 6. Dairesi işlemin durdurulması yönünde karar vermiştir, işlerin değil. Danıştayın verdiği kararda inşaatın durdurulması diye bir şey sözkonusu değildir. Ancak davacı avukatı bunu daha da ileriye götürerek inşaatı icra kanalıyla mühürletmiştir! Biz bunun yasal olmadığını ortaya koyarak İcra Mahkemesinden salı günü karar çıkarttık ve inşaatı çalışılabilir hale getirdik” dedi.

 

Görüşme sırasında ısrarlı sorumuz “İcra kararını siz mi aldınız?” oldu ve Av. Dilaver Erdoğan da “Kesinlikle böyle bir karar aldırmadık! İcra kararını karşı tarafın avukatı aldırdı” şeklinde tekrar tekrar açıklama yaptı.

 

 

Av. Semih Değim “Benim icra kararına ihtiyacım yok!”

Gecenin ilerleyen saatlerinde yaptığımız bu görüşmenin ardından Av. Semih Değim'i aramak farz olmuştu! Ancak saatler 23.30’u göstermesine karşın yine de aradık! Av. Semih Değim telefonumuza çıktı ve “Gecenin bu yarısında tek bir sorum var. Yanıt istiyorum” dedim ve sorumu sordum:

 

“Sayın Değim! Belediyenin avukatları inşaata icra kararını sizin aldırdığınızı söylüyorlar. Bu kararı siz mi aldırdınız?”

 

Av. Semih Değim “Ben böyle bir karar aldırmadım! Aldırdı diyen belgesini ortaya koysun! Benim böyle bir karar aldırma ihtiyacım da yok. Neden derseniz, İdare mahkemesi kararlarını muhatabı kurum uygulamak zorundadır. Aksi halde bunun cezası vardır. Hem ben konuyla ilgili geniş açıklamamı Çankırı’daki gazetelere yaptım. Yarın benim açıklamam gazetelerde yer alacak. O zaman herkes görecek.” dedi.

 

Ben de kendisine “Ben burada konunun buralara gelmesinden dolayı sıkıntı yaşıyorum! Bu olayı bu gece çözemezsem beni uyku tutmaz! Sizden rica ediyorum gazetelere yapmış olduğunuz açıklamayı bana geçer misiniz?” dedim. Av. Semih Değim de “Benim açıklamayı size göndermem mümkün değil” dedi. Kendisinin Çankırı’da olduğunu ve bulunduğu yerde bilgisayar bulunmadığını söyleyince “O zaman Ercan Şeker sizin bulunduğunuz yere gelebilir. Açıklamanın bir örneğini kendisine verebilir misiniz?” dedim. Kabul etti ve Ercan Şeker açıklamayı Av. Semih Değim’den aldı.

 

Bugün tam metin olarak Çankırı’da günlük gazetelerde yayımlanacak olan Av. Semih Değim’in açıklamasından tartışmanın odağını teşkil eden paragrafı sizlerle paylaşıyorum:

 

“İmar planlarına ilişkin açılan iptal davalarının icra dairelerince infaz edilebilme olanağı bulunmamaktadır. Bu husus 2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 28/2 maddesi ile derpiş edilmiştir. İdareler mahkemece verilen yürütmeyi durdurma kararlarını aynı yasanın 28/1 maddesi uyarınca derhal veya halin icaplarına göre en geç 30 gün içerisinde yerine getirmek zorundadırlar. Dolayısı ile yürütmeyi durdurma kararı çerçevesinde yapmış bulunduğumuz bir icra takibi bulunmadığı gibi böyle bir icra takibine de gerek bulunmamaktadır. İdare bu kararı kendiliğinden yerine getirmekle yükümlüdür. Yerine getirilmemesi 5237 Sayılı Türk Ceza Yasasının 257’nci maddesine göre suç teşkil etmektedir.”

 

Gördüğünüz gibi, Belediye Avukatı Dilaver Erdoğan’ın ısrarlı sorularımıza verdiği yanıtla Av. Semih Değim’in açıklaması 180 derece farklı!

 

SON SÖZ!

Çankırı’da bugün için tam anlamıyla bir hukuk-karşı hukuk savaşı yaşanıyor. Yani işin özü “Filler dövüşüyor, olan çimenlere oluyor!”

 

Böylesi bir durumda bize ne düşüyor! Ben buradan bir çağrıda bulunmak istiyorum. Mesleği avukatlık olan okuyucularımızın e-mail:[email protected] adresine konuyla ilgili bilgi ve deneyimlerini aktaran mailler bekliyorum. Ben de gün boyu elimdeki bilgilerle bu konuyu işin uzmanlarına danışacağım.

 

Şimdilik bu kadar… Gelişmeler yine bizim haber merkezinden sizlere aktarılacak…

 

Haber: Vedat Beki

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner304