banner198

Saadet Partisi İl Teşkilatı Yılın Son İl Divanı Toplantısını Gerçekleştirdi.

Saadet Partisi Çankırı İl Teşkilatı 2022 yılının son il divanı toplantısını gerçekleştirdi.

Saadet Partisi İl Teşkilatı  Yılın Son İl Divanı Toplantısını Gerçekleştirdi.
banner145

Saadet Partisi Çankırı İl Teşkilatı 2022 yılının son il divanı toplantısını gerçekleştirdi. İlçe başkanları, kadın kolları ve teşkilat mensuplarının hazır olduğu toplantıya Saadet Partisi Genel Merkez Yüksek İstişare ve Genel İdare Kurulu üyesi Hüseyin Hacıabdullaoğlu da katılarak gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.

ÜNVER: ÇİFTÇİMİZİN DURUMU İÇLER ACISIDIR

Saadet Partisi Çankırı İl Başkanı Mustafa Ünver  Çankırı’nın tarımsal olarak içinde bulunduğu noktaya işaret ederek çiftçinin zor durumda olduğunu söyledi: “Akaryakıt fiyatlarına gelen fahiş zamlar, gübre, tohum, işçilik ve girdi maliyetlerine gelen ağır yük nedeniyle çiftçimiz zor günler yaşamaktadır. Fiyatlar o kadar uçuk bir hale geldi ki gübre, tohum, ilaç, elektrik ve tüm girdi maliyetlerindeki artış nedeniyle ciddi endişe duymaktayız. Arazilerden gelen haberler iç açıcı değildir. Tüm ikazlarımıza rağmen Amerika, İsrail, İngiltere ve AB ekseninde yanlış politikalar uygulamaya devam etmektedirler. Tarım bakanının son demde “toprağın kıymetini geç anladık” demesi acı ve geç kalmış bir itiraftır. Buna rağmen hatalarını telafi etmek gibi bir niyetlerinin olmadığını ve bilakis faize, rantiyeye çalışmaya devam ettiklerini görmekten büyük üzüntü duyuyoruz. İnşâAllah iktidara geldiğimizde çiftiçimizi bu zorlu ve sıkıntılı mecraya sürükleyen anlayışı ortadan kaldırarak nohutu, mercimeği, buğdayı, pirinci, eti, yağı hatta samanı bile dışarıdan ithal eder duruma getiren bu çarpık anlayışa son vereceğiz.” dedi.

Daha sonra toplantıya Ankara’dan katılan Saadet Partisi Genel Merkez Yüksek İstişare ve Genel İdare Kurulu üyesi Hüseyin HACIABDULLAHOĞLU gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.

BÜTÇE SÜREKLİ AÇIK VERİYOR. ÖNGÖRÜLEN HESAPLAR TUTMUYOR

Hacıabdullahoğlu, ekonomide, sosyal yaşantıda ve dış politikada yaşanan kriz ve sorunların sorumlusunun iktidar olduğunu belirterek şöyle konuştu:

“Kısa ömrümüzde çok krizler gördük. Sosyal buhranlara şahit olduk ama bugünki kadar rezervlerin, değerlerin, ümitlerin kaybolduğu bir dönem olmadı. Hiçbir öngörü tutmuyor. Bu iktidar bütçeyi sürekli revize ediyor. Geçen sene öngörülen bütçe altı ay bile devam etmedi. Sistem çöktü. Bu gelişmeler tehlikeyi haber veren ve durumu özetleyen fevkalade acı bir tablodur. Altı ay bütçe devam etmiyor. Üzerine ciddi manada vergi yüküyle takviye ederek işi götürmek istemektedirler. Ülkeyi faiz ve borç batağına sürüklediler.” 

BUGÜNE KADAR PEMBE TABLOLARLA İNSANLARI ÜMİTVAR ETTİLER

Hacıabdullahoğlu, iktidarın kendilerine verilen süreyi değerlendiremediklerini, ülke kaynaklarını betonla, ölü yatırımlarla, israf ve şatafatla heba ettiklerini söyledi: “Yirmi yıl çok uzun bir süredir siyasi hayatta. İkinci Cihan Harbi'nde kül olan iki tane devlet Almanya ve Japonya ama o küllerin arasından on beş yirmi yılda çıkmayı başardılar. Yirmi sene bu kadar önemlidir. Biz ne yaptık. Yirmi senedir ümitlerle yaşadık. Heyecanlarla uçtuk. 2023, 2053 o da tutmazsa 2071 heyecanları veriyorlar. Pembe tabloların 2023’ü geldi, önümüze çıktı. Bir dolar bir lira olacaktı, 20 liraya ulaştı. Dünya ekonomi sıralamasında ilk 10’a girecektik. Şimdi alt sıralara hızla düşüyoruz. Milli gelir şahıs başı 2023’te 25 bin dolara kadar çıkacaktı. Şimdi 8 bin’in de altına düşüyoruz. Saadet Partisi olarak yirmi senedir uyarıyoruz. Fakat biz bu gemi su alıyor dedikçe nankör, illet, zillet diyerek itham ve hakaretlerle trollerini üzerimize saldılar.”

DEVLETİN İKİ KUTSAL GÖREVİ VARDIR. ADALETİ VE GÜVENLİĞİ SAĞLAMAK

Devletin önemli ve hayati iki görevi olduğunu hatırlatan Hacıabdullahoğlu, iktidarın bu konuda sınıfta kaldığını bir türlü kabul etmek istemediğini ve 50+1 sorunundan başka ekonomi dahil hiçbir sorunun önemli olmadığını iddia eden iktidarı eleştirdi ve şöyle konuştu:

“Devletin iki tane kutsal görevi vardır. Bir tanesi adaleti sağlamak. Devlet yapısında bizim en önemli kutsalımız adaleti sağlamaktır. Adalet bir toplumu, bir ülkeyi ayakta tutar. Adaletsiz huzur bulmak mümkün değildir. Ne yazık ki adalete büyük yara almıştır. Adalete olan güven sarsılmıştır.

Devletin ikinci görevi ise güvenliği sağlamaktır. Cenabı Hak sadece Müslümanlara değil tüm insanlara doğuştan haklar vermiştir. Bunlar: İnanç emniyeti, akıl emniyeti, nesil/aile emniyeti, can ve mal emniyetidir. Ayrıca sonradan elde edilen haklar vardır ki, bunlar da alın teri, emek karşılığı doğan haklar ile sözleşmelerle doğan haklardır. Bu temel hakları korumak devletin kutsal görevidir. Ama maalesef bu saydığımız hakların tamamı da tehdit altındadır.

İnancımıza ait kavramların içi boşaltılıp alakası olmayan manalar yüklendi. Ahlakî ve manevi tahribat tavan yaptı. Tarihte çöken Âd, Semud kavminin, Lût kavminin helakine sebep olan tüm emareler ortaya çıkmıştır.

Ekonomik ve sosyal politikalar ile dış politikada vahim hatalar yapılmaktadır. ABD ile stratejik ittifak olarak, İsrail ile normalleşerek bu ülkeye huzur gelmez. Adalet tesis edilemez. Buna rağmen AB’yi bir medeniyet projesi olarak kabul ettiler. 2000 üzerinde uyum yasasıyla ifsadı, hak, adalet ve güvenlik konusundaki tahribatı tam gaz hızlandırdırdılar. Son kalemiz aile, derin yaralar aldığı için boşanmalarda ve aile facialarında adeta patlama yaşanmaktadır. Mal ve can emniyetimiz tehdit altındadır. Toplumun büyük bir kesimi iktidarın oluşturduğu gerilim, kamplaştırma ve kutuplaştırma politikaları nedeniyle huzursuz ve mutsuzdur. Buna bağlı olarak alkol, uyuşturucu kullanımı tehlikeli boyutlardadır. Depresyon hapı kullanımı her geçen gün artış göstermektedir.

Ayrıca uygulanan yanlış ekonomik politikalar paramızı pul haline getirmiştir. Halbuki para uluslararası itibarın ve bağımsızlığımızın sembolüdür. Fakat döviz karşısında sürekli kan kaybetmeye devam ediyor. Ülke nüfusunun büyük bir bölümü fakirleşip yoksullaşırken, açlık ve sefalet ücretlerine mahküm edilen insanların emek ve alın teri, imtiyazlı azınlıklara ve uluslararası faiz lobilerine adeta altın tepsi içerisinde ikram edilmiştir.”

Divan toplantısında konuşma yapan Saadet Partisi Çankırı İl Başkanı Mustafa Ünver ise şunları söyledi: Çankırı’mızın tarımsal olarak içinde bulunduğu noktaya işaret ederek çiftçinin zor durumda olduğunu söyledi: “Akaryakıt fiyatlarına gelen fahiş zamlar, gübre, tohum, işçilik ve girdi maliyetlerine gelen ağır yük nedeniyle çiftçimiz zor günler yaşamaktadır. Fiyatlar o kadar uçuk bir hale geldi ki gübre, tohum, ilaç, elektrik ve tüm girdi maliyetlerindeki artış nedeniyle ciddi endişe duymaktayız. Arazilerden gelen haberler iç açıcı değildir. Tüm ikazlarımıza rağmen Amerika, İsrail, İngiltere ve AB ekseninde yanlış politikalar uygulamaya devam etmektedirler. Tarım bakanının son demde “toprağın kıymetini geç anladık” demesi acı ve geç kalmış bir itiraftır. Buna rağmen hatalarını telafi etmek gibi bir niyetlerinin olmadığını ve faize, rantiyeye çalıştıklarını görüyoruz. İnşâAllah iktidara geldiğimizde çiftiçimizi bu zorlu ve sıkıntılı mecraya sürükleyen zihniyeti ortadan kaldıracağız.” İfadelerini kullandı. 

Güncelleme Tarihi: 27 Aralık 2022, 21:05
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER