banner198

Rektör Ayrancı, Yeni Nesli Eleştirmek Yerine Anlamamız Lazım

Radyo Neşe ve Çankırı Postası’nın ortak yayınında canlı yayın konuğu Çankırı Karatekin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hasan Ayrancı oldu.

Rektör Ayrancı, Yeni Nesli Eleştirmek Yerine Anlamamız Lazım
banner145

Radyo Neşe ve Çankırı Postası’nın ortak yayınında canlı yayın konuğu Çankırı Karatekin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hasan Ayrancı oldu. Programda ayrıca Çankırı Postası Haber Sitesi Genel Yayın Yönetmeni ve Sahibi Ercan Şekerde konuk olarak yerini aldı. Rektör Ayrancı, yaklaşık iki saat süren programda gündemle ilgili önemli değerlendirmelerde bulunurken, 2020 Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) sonrası merak edilen soruları cevapladı.

“Yeni Nesli Eleştirmek Yerine Anlamamız Lazım”

Programda Ayrancı’ya ilk olarak mühendislik fakültelerinin YKS sonrası durumu soruldu.Ayrancı, “Mühendislik fakülteleri bölümlerinde tüm Türkiye’de tercih bakımından belirgin bir gerileme olduğu izlenmiştir. Ankara Üniversitesi gibi büyük üniversitelerin mühendislik fakülteleri bölümlerinde bile kontenjanlar tamamıyla boş kaldığı gibi, inşaat mühendisliği gibi prestijli bölümlerde de tam olarak doluluk sağlanamadığı görülmüştür. Benzer şekilde, Doğu Anadolu Bölgesinde bulunan bazı üniversitelerin bilgisayar mühendisliği gibi bölümleri boş kalmıştır. Üniversitemiz açısından durum değerlendirildiğinde, var olan Kimya Mühendisliği hiç tercih edilmemiş; yeni açılan bölümlerden Elektrik-Elektronik Mühendisliği ile Makina Mühendisliği beklenen tercih sayısını bulamamıştır. Bilgisayar Mühendisliği gibi gelecekte istihdama açık olan bölümler ise %100 doludur. Bu da gördüğünüz gibi dijital dönüşüm meselesine vurgu yapmaktadır. Bu durumda yeni nesil doğrudan doğruya istihdama bakarak tercih yapıyor. Biz de yeni açılan fakültelerimizi ve bölümlerimizi bunları dikkate alarak planlıyoruz. Var olan bölümlerimizi de istihdama göre revize ediyoruz. Bir örnek olarak, Ilgaz Turizm Yüksekokulu’nun eski bölümü Turizm İşletmeciliği, öğrenci tercihi olmadığı için YÖK tarafından kapatılmış, yeni açılan Turizm Rehberliği bölümü sayesinde ise Yüksekokul varlığını devam ettirebilmiştir. Gençleri eleştirmek yerine anlamamız lazım. Buna çok dikkat ediyoruz.

Ayrıca vakıf üniversitelerinin kontenjan ve sayı olarak çok gelişmiş olması devlet üniversiteleri aleyhine büyük bir anafor oluşturuyor. Geçen sene yine bir Ankara’daki vakıf üniversitesinin 425.000’inci kişiye yarı burs verdiğini görmüştük, bu yıl aynı üniversite 840.000’inci kişiye yarı burs vermiş. Bu durumda öğrenciler ve ebeveynler tarafından daha tercih edilebilir görülüyorlar.” dedi.

“Hafıza-i Beşer Nisyan ile Malüldür”

“Hafıza-i beşer nisyan ile malüldür.” derler, yani insanoğlu unutur. İktisadi İdari Bilimler Fakültesi %22 doluydu, Çankırı meslek yüksekokulumuz %32 doluydu, ek yerleştirmeler ile %35'e ancak ulaşabilmişti. Oldukça büyük boşluklar vardı ve ne olacağını düşünüyorduk.Fakat çok hızlı bir girişim ile açtığımız yeni fakülteler; İslami İlimler Fakültesi, Hukuk Fakültesi, Diş Hekimliği Fakültesi, Kurşunlu Adalet Meslek Yüksekokulu, adeta küllerinden yeniden doğurduğumuz fakülteler; Sağlık Bilimleri Fakültesi sadece bir bölümü varken 10 bölüme çıkarılması, Mühendislik Fakültesi öğrenci alamaz iken bir anda 5-6 bölümünün öğrenci almaya başlaması, Eldivan Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulunda bölümlerin iki katına çıkarılması;lisansüstü programlarının üç katına çıkarılması; yabancı öğrenci sayımızın bin katına çıkmış olması durumu sadece kötü gidişattan kurtarmak değil aynı zamanda hızlı bir büyüme ve gelişmeye imkân sağlamıştır. Şimdi baktığımızda bunlar anlamlı bir bütün oluşturuyor. Yeni açılan bölümlerimiz, okul birincileri kontenjanlarıyla %105’e varan doluluk oranlarını gördü. Ayrıca bu yıl Çankırı'da yerleşik olan veya Çankırılı olanların üniversitemizi tercih etme oranları çok yükselmiş.Bu yıl sayı 563 kişiye ulaşmış ve bu oran olarak%13.12’ye denk geliyor.Bu sayıyı da iki katına çıkardık. Artık Çankırı, Üniversitesiyle bir muhataplık ilişkisi kuruyor. Tercih dönemindehaber olan, torununu elinden tutup getiren Kurşunlulu dedemiz evladına Çankırı’da okuma imkânını verebildi. Öğrencimiz artık Eldivan Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu’nda eğitimini tamamlayabilecek. Bizim üniversitemiz hem ihracatçı hem ithalatçı bir üniversite. Çankırı dışında da%87’lik bir kitleyi buraya çağırıyor. Onlar da bizim gönüllü elçilerimiz.”

“Öğrenci sayımız artarken, bu bölümlerin yüksek puanlı olması öğrenci niteliğinde de değişmelere yol açmıştır. Buna örnek olarak, Türkiye 3.112’ncisi öğrenci adayımız, Hukuk Fakültesi için 16.000-32.000’inci sıradaki öğrencilerimiz, Diş Hekimliği Fakültesi için 28.000-32.000’inci sıradaki öğrencilerin yerleştirilmeleri gösterilebilir. Daha önce bir milyonuncu öğrenci alınırken, 900.000’ inci öğrenci alırken bu noktaya geldik. “Hâl saridir.” derler eskiler. Yani bu zekâ ve bu yaklaşımbir etkileşim oluşturarak yeni bir nesil meydana getirecek.”

“Millet Mistiği Olmak Böyle Bir Şeydir”

“İmaret Medresesi’nde 6 hocamız sabah 9'dan akşam 6’yakadar hiçbir karşılık beklemeksizin adaylara tercih rehberliği yaptı.  Nurettin Topçu'nun “Millet Mistiği olmak” tabirini çok severim. Milleti için yaşamak, milleti için var olmak ne güzel.“Tanrı zar atmaz.” diye başka bir meşhur tabir var. İşte bunlar zar atarak olmuyor, kendiliğinden olmuyor. Bunların hepsinde düşünce, anlayış, mefkûre ve büyük Türkiye hayali var. İnsanımızda milletimize sevgi var, muhabbet var.Hocalarımız tamamen gönüllülük esasına göre çalıştılar. İşte bu topluca üniversitenin bir enerji kütlesi haline geldiğini, bütünlüklü bir yapıyı, herkesiaurası içerisine hapsettiğini gösteriyor.Ruh adanmak ister, adanmışlık ister. İşte böyle bir ruhu yakalamış bulunuyoruz.Buradaki kalkınma ve gelişme göz kamaştırıcıdır. Bu arada parantez içerisinde söyleyeyim, biz bu kadar gelişmeyi bütün üniversiteler küçülürken yaptık.Eskiden bütçe imkânları sonsuzdu, genişleme mümkündü, kadro imkânlarıvardı, istediğin kadar inşaat yapmana izin veriyorlardı. Şimdi bize resmî olarak “büyümeyin” diyorlar. Biz, buna rağmen, bu kadar fakülteyi, bu kadar bölümü, bu kadar ayrıcalıklı yerleri açtık.2023'te şu anki planlamalarımıza göre 50.000 öğrenci sayısını geçiyoruz. Şu anda lisansüstü ve yabancı öğrenci sayısı bakımından Türkiye'nin ilk 3 Üniversitesi'nden biriyiz.

Pandemi döneminde yenilikçi ve öncü bir üniversite olduğumuzu tekrar ispatladık. Ürettiğimiz maske ve siperlikler ile Çankırı’daki birçok kurumun ihtiyacını kritik bir zamanda karşıladık. İşitme engelliler için üretilen ağız kısmı şeffaf maskeler ile Türkiye’de birçok kuruma rehberlik ettik. Online yaz okulu ve pek çok faaliyetimiz var.Milli meselelerde duyarlı olduk. Afrin'de Zeytin Dalı Operasyonunda, Fırat Kalkanı Operasyonunda üzerimize düşeni yaptık. Teknokent’i Çankırı’ya kazandırdık. Uzaktan eğitimde projeler ürettik. Üniversitemiz, YüzyüzeOnlineÖğretim©  Modeli üzerinden eğitime başlayacak. Bu model sadece Çankırı Karatekin Üniversitesi tarafından geliştirilmiş ve uygulama safhasına getirilmiş bir çalışmadır. Bu konuda birçok telefon aldım, başka okullarda bu yöntemi örnek alıyorlar. Böylece, bir yandan öğrencilerimizin öğretim konusunda mevcut farklı istek ve talepleri başarılı şekilde yerine getirilirken; diğer yandan, üniversite kurum ve kuruluşlarının varlığı ve disiplini devam ettirilecektir. Buna literatürde“beklenti yönetimi” deniyor.Yani insanların beklentilerini yönetiyorsunuz.Bu yolla, muhatapları uzun süre belirsizlik içinde tutmamak, beklentiler makul ve karşılanabilir ise bu isteklere saygı ile yaklaşmak, beklentiden kaynaklanan travmatik etkilerin önüne geçmek, böylece mutsuzluğa sebebiyet vermemek temel amaçlarımız arasındadır. Son olarak, Güzel Sanatlar Fakültemiz, girişimlerimiz sonucunda “Sanat, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi” olarak yeniden ihdas edildi. Böylece, son zamanların hâkim kavramsallaştırma usulüne uyulmuştur. Ancak, daha da önemlisi, içinde mimarlık, iç mimarlık, şehir ve bölge planlamacılığı gibi bölümlerin açılmasına imkân veren yepyeni bir fakültemiz doğmuştur. Ülkemize ve milletimize hayırlı olsun.”

“Çankırı’da Yeni Bir Devir Açtık”

Rektör Ayrancı programın sonunda, “Biz başında olsak da olmasak da artık bu üniversitenin büyümesi önlenemez, engellenemez bir seviyeye geldi.Buna “devir açmak” derler. Biz artık adeta koca bir kanal oluşturduk ve buradan 5 metreküp su da geçebilir, 5000 metreküp de geçebilir. Bundan sonra büyüyerek devam edecek, sürekli dolarak havza gibi dolarak gelişecek. Ben bir yer açılmışsa onu bir evlilik,nikâh akdi gibi görürüm. İlk ihtilafta nikâhı bozmak istemem, onu yürütmeye, yaşatmaya, ona başka sular akıtmaya, hayat vermeye çalışırım. Ama en sonunda artık kangren olmuşsa ona yapacak bir şey yoktur.O zamana gelinceye kadar, son ana kadar bütün enerjimle onların var olmasını sağlamaya çalışırım.Çok şükür bir hizmet anlayışımız var ve bunu gerçekleştirecek aklımız da, çevremiz de, dirayetimiz de, kararlılığımız da, çalışma azmimiz de var. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin de bir medeniyet tasavvuru var, büyük cesareti var, büyük bir imanı var. Buraya kadar çok çalıştık ve çalışmaya da devam edeceğiz. Varoluş sebebimiz, ilime katkı sağlamak, öncülük, yenilik yapmak, farkındalık yaratmaktır. Bunun için gayret etmeye devam edeceğiz.” dedi.

Çankırı Postası

Güncelleme Tarihi: 06 Eylül 2020, 14:37
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER