Çankırı sınırında yer alan eşsiz yaylalar, büyüleyici manzaralarıyla ziyaretçilerini mest ederken, bölge halkı için de asırlardır süregelen bir geçim kapısı olmaya devam ediyor.
Türkiye’nin doğal güzellikleriyle öne çıkan bölgelerinden biri olan Çankırı-Kastamonu hattında, Araç ilçesinde bulunan tabiat turizmine uygun 48 kilometrelik rota üzerinde 33 yayla bulunuyor. Yaz ve sonbaharda ortaya çıkan renk cümbüşüyle doğaseverlerin ilgisini çeken bu yaylalar, hem turizm açısından değer kazanıyor hem de hayvancılıkla uğraşan vatandaşların yaşam alanı olmayı sürdürüyor.
İlkbaharda yaylalara çıkan yöre halkı, yaz boyunca hayvanlarını verimli meralarda otlatıyor. Bu gelenek, hem bölge ekonomisine hem de doğal yaşamın korunmasına katkı sağlıyor.
“Dedelerimize bu yeri bıraktıkları için dua ediyorum”
Çankırı-Kastamonu sınırında bulunan Soğucaova Yaylası’nda hayvancılıkla uğraşan 60 yaşındaki Mevlüt Deveci, çocukluğundan beri yaz aylarını yaylada geçirdiğini anlattı. Yaylaların bölge insanı için vazgeçilmez olduğunu belirten Deveci, “Dedelerimize bu yeri bize bıraktıkları için dua ediyorum. Allah’a şükür hayvancılıkla uğraşıyorum. Hayvanların etinden, sütünden, yağından, peynirinden ekmek paramı kazanıyorum. Bu işi severek yapıyorum. Zorlukları da var ama zoru başarmanın mutluluğu da başka” dedi.
“Aylıkla çalışan ay sonunu getiremez, biz yaylada kendi emeğimizle geçiniyoruz”
Gençlere de hayvancılığı tavsiye eden Deveci, bu sayede bir ev sahibi olacak kadar birikim yaptığını ifade etti:
“Aylıkla, yıllıkla maaş nedir bilmem. Elimdeki sermaye hayvanlarımdır. Küçükbaş hayvancılıkla başladım, zamanla büyüttüm. Şimdi sıkıntım yok. Bir ev parası biriktirdim. Aylıkla çalışan bir kişi ay sonunu zor getirir ama biz öyle değiliz. Emek verince bu işten kazanç da bereket de çıkıyor. Gençlere tavsiyem, bu işe yönelsinler. Bu topraklarda hayvancılık bitmemeli.”
Çankırı-Kastamonu sınırındaki Soğucaova, Davutobası ve Göllüce yaylaları, hem doğa turizmi hem de yöresel üretim açısından bölgenin en değerli yaşam alanları arasında gösteriliyor.