Saadet Partisi Çankırı İl Gençlik Başkanı Salih UZUN, ABD'de Hz. Peygamberimiz'e (sas) hakaret içeren filme sert tepki gösterdi...
Saadet Partisi Çankırı İl Gençlik Başkanı Salih UZUN, yazılı bir basın açıklaması yaparak, daha önceleri Papaz Terry Jones'in Kur'an-ı Kerim’i yakma ve Peygamberimizi yargılama gibi teşebbüslerine ses çıkartmayan ABD'nin, yeni bir çirkin hareketin merkezi olduğuna dikkat çekerek, "Amerika'daki bir Kipti tarafından çekilen Peygamber Efendimize ve İslam'a hakaret içeren sinema filmi ile İslam aleyhtarı faaliyetlerin ve terörün asıl merkezi olduğunu ABD bir daha ispatlamıştır" dedi.
Salih UZUN, sözlerine devamla, “ikiz kuleler vuruldu. ABD bunu İslam ülkelerine saldırı için sebep saydı. Başlattığı savaşın bir din savaşı olduğunu açıkça dile getirdi. ‘ya benimlesiniz ya da karşımdasınız’ diyerek dünyaya meydan okudu. Şimdi yeni ve vahim bir durumla karşı karşıyayız. Bu durum çok ciddidir. ABD ile ilişkiler yeniden gözden geçirilmelidir. Terörün ve ihanetin merkezi olanlarla stratejik ortaklıktan mutlaka vazgeçilmelidir.” dedi.
UZUN, açıklamasını şöyle tamamladı: "Özellikle demokrasi kahramanı gibi gözüken ABD yetkililerinin ikiyüzlülüğünü görmekteyiz. Unutulmasın ki bu tür girişimler son din İslam'ın, son kitap Kur'an'ın ve son Peygamber Hz. Muhammed’in (sas) yüceliğine en küçük bir halel getiremez.
Sadece bunu yapanların sapık düşüncelerine ve sözde demokrasi, özgürlük havarisi ülkelerin ve yöneticilerinin gerçek yüzlerini ortaya koymaktadır. İsrail asıllı Amerikan film yapımcısının, tamamen Müslümanlara hakaret olsun diye çektiği ‘Müslümanların Masumiyeti’ adlı filmi ve bu gelişmelere neden olanları şiddetle lanetliyoruz. Bu rezalete karşı idarecilerimizle, yetki ve iktidar sahiplerini feraset sahibi olmaya ve tüm Müslümanları şiddete başvurmadan tepki göstermeye davet ediyorum. ABD'de yaşanan bu film rezaleti sona erdirilmelidir.
Batılı sözde sanatçılar kendi iç dünyalarındaki fikir ve kinlerini Müslümanların gafletini fırsat bilerek alçakça bir halde sergiliyorlar. İslam âlemi tarihte hiç olmadığı kadar bugün aciz ve vahim bir halde kalmıştır. Bu çirkin filme tepkiler çığ gibi büyürken maalesef bizim hükümetimiz olayı Amerikan gözlüğü ile değerlendirmiştir. Başbakan’ın film ile ilgili yaptığı yüzeysel açıklama ise tamamen renksizdir. Başbakan, ABD Büyükelçisinin öldürülmesini kınarken İslam’a ve Peygamberimiz’e hakaret içeren filmi ve bu çirkin filmin yapımcılarını tek kelime ile de olsa kınamaktan adeta imtina etmiştir.
Ben buradan tüm Müslümanlara ve yetkililere birlik çağrısı yapıyorum. Gerçekleri görelim. Etrafımızdaki ülkeler işgal edildi. Sıranın Türkiye’ye geldiğini görmezden gelemeyiz. Artık kendimize gelelim. Özümüze dönelim. Unutmayalım ki kudret ve kuvvet sahibi yalnız Yaratan Cenab-ı Allah’tır. Bir gün ona döneceğiz ve yalnız O’na hesap vereceğiz.
Gelinen son noktada Siyonizm, İslam coğrafyasına saldırmak için bahanelerini tüketmiş, şimdi de Peygamberimiz SAV üzerinden İslam’a ve Müslümanlara saldırarak öngördüğü işgaller için siyasi, askeri, sosyolojik ve psikolojik zemin hazırlamaktadır.
Ancak onlar ne planlar yaparsa yapsın, ne oyunlar oynarsa oynasın biz inanıyoruz ki İslam her zaman galip gelecek ve Allah nurunu tamamlayacaktır. ” dedi.
Saadet Partisi Çankırı İl Gençlik Başkanı Salih UZUN, ABD'de Hz. Peygamberimiz'e (sas) hakaret içeren filme sert tepki gösterdi...
Saadet Partisi Çankırı İl Gençlik Başkanı Salih UZUN, yazılı bir basın açıklaması yaparak, daha önceleri Papaz Terry Jones'in Kur'an-ı Kerim’i yakma ve Peygamberimizi yargılama gibi teşebbüslerine ses çıkartmayan ABD'nin, yeni bir çirkin hareketin merkezi olduğuna dikkat çekerek, "Amerika'daki bir Kipti tarafından çekilen Peygamber Efendimize ve İslam'a hakaret içeren sinema filmi ile İslam aleyhtarı faaliyetlerin ve terörün asıl merkezi olduğunu ABD bir daha ispatlamıştır" dedi.
Salih UZUN, sözlerine devamla, “ikiz kuleler vuruldu. ABD bunu İslam ülkelerine saldırı için sebep saydı. Başlattığı savaşın bir din savaşı olduğunu açıkça dile getirdi. ‘ya benimlesiniz ya da karşımdasınız’ diyerek dünyaya meydan okudu. Şimdi yeni ve vahim bir durumla karşı karşıyayız. Bu durum çok ciddidir. ABD ile ilişkiler yeniden gözden geçirilmelidir. Terörün ve ihanetin merkezi olanlarla stratejik ortaklıktan mutlaka vazgeçilmelidir.” dedi.
UZUN, açıklamasını şöyle tamamladı: "Özellikle demokrasi kahramanı gibi gözüken ABD yetkililerinin ikiyüzlülüğünü görmekteyiz. Unutulmasın ki bu tür girişimler son din İslam'ın, son kitap Kur'an'ın ve son Peygamber Hz. Muhammed’in (sas) yüceliğine en küçük bir halel getiremez.
Sadece bunu yapanların sapık düşüncelerine ve sözde demokrasi, özgürlük havarisi ülkelerin ve yöneticilerinin gerçek yüzlerini ortaya koymaktadır. İsrail asıllı Amerikan film yapımcısının, tamamen Müslümanlara hakaret olsun diye çektiği ‘Müslümanların Masumiyeti’ adlı filmi ve bu gelişmelere neden olanları şiddetle lanetliyoruz. Bu rezalete karşı idarecilerimizle, yetki ve iktidar sahiplerini feraset sahibi olmaya ve tüm Müslümanları şiddete başvurmadan tepki göstermeye davet ediyorum. ABD'de yaşanan bu film rezaleti sona erdirilmelidir.
Batılı sözde sanatçılar kendi iç dünyalarındaki fikir ve kinlerini Müslümanların gafletini fırsat bilerek alçakça bir halde sergiliyorlar. İslam âlemi tarihte hiç olmadığı kadar bugün aciz ve vahim bir halde kalmıştır. Bu çirkin filme tepkiler çığ gibi büyürken maalesef bizim hükümetimiz olayı Amerikan gözlüğü ile değerlendirmiştir. Başbakan’ın film ile ilgili yaptığı yüzeysel açıklama ise tamamen renksizdir. Başbakan, ABD Büyükelçisinin öldürülmesini kınarken İslam’a ve Peygamberimiz’e hakaret içeren filmi ve bu çirkin filmin yapımcılarını tek kelime ile de olsa kınamaktan adeta imtina etmiştir.
Ben buradan tüm Müslümanlara ve yetkililere birlik çağrısı yapıyorum. Gerçekleri görelim. Etrafımızdaki ülkeler işgal edildi. Sıranın Türkiye’ye geldiğini görmezden gelemeyiz. Artık kendimize gelelim. Özümüze dönelim. Unutmayalım ki kudret ve kuvvet sahibi yalnız Yaratan Cenab-ı Allah’tır. Bir gün ona döneceğiz ve yalnız O’na hesap vereceğiz.
Gelinen son noktada Siyonizm, İslam coğrafyasına saldırmak için bahanelerini tüketmiş, şimdi de Peygamberimiz SAV üzerinden İslam’a ve Müslümanlara saldırarak öngördüğü işgaller için siyasi, askeri, sosyolojik ve psikolojik zemin hazırlamaktadır.
Ancak onlar ne planlar yaparsa yapsın, ne oyunlar oynarsa oynasın biz inanıyoruz ki İslam her zaman galip gelecek ve Allah nurunu tamamlayacaktır. ” dedi.
