Kurşunlu’da yapımı devam eden fabrikalar farklı kültür ve milletten insanı aynı coğrafya da bir araya getiriyor.
Çinlisi, İngiliz’i, Arnavut’u, her millete mensup mühendis ve teknisyenler ilçede yapımı devam eden sanayi tesislerinin kurulum aşamasında aralıksız çalışıyor.
İlçe sokaklarında her renkten mozaik oluşmasına neden olan bu gelişim, değişik milletlerden gelen insanların kültürlerini ve hikâyelerini beraberinde getiriyor.
Arnavut Noser nasıl bizden biri oldu?
İğdir köyünde yapımı devam eden VE-CA maden zenginleştirme fabrikasında Metaloji mühendisi olarak çalışan Noser Krasniçi ise bu gelişimin önemli örneklerinden birisi. İki çocuk sahibi 53 yaşındaki Arnavut vatandaşı ile Arı Gıda’da alışveriş yaptığı sırada tanıştık.
Kurşunluya dört ay önce gelen Noser’a, ismini sorduğumuz da ayaktaki nasırı göstererek “benim adım Nasır” diyerek esprili bir şekilde sorumuzu cevaplıyor. Noser kendi ismini bu şekilde Türkçeleştirerek insanların rahatça adını telaffuz etmesine olanak sağlıyor. “Ben İğdirli Nasır” diyerek kendini tanıtıyor olması, Kurşunlu ile kendini çoktan özdeşleştirmiş olduğunun bir göstergesi niteliğinde.
Kısa bir zaman diliminde geldiği ilçede Türkçeye olan hâkimiyeti karşısında şaşırdığımız Kosava’nın Priştina ilinden gelen Noser, Türkçe ile birlikte Sırpça, Arnavutça, Rusça, Fransızca, İngilizce ve Boşnakca olmak üzere yedi dili konuşabildiğini söyledi. Hiç bir kurs ve eğitim almadan Türkçeyi Kurşunlu' da insalarla konuşarak öğrendiğini söyleyen Noser'in bu ilginç özelliği oldukça ilgi çekici.
Noser’in Kurşunlu günleri oldukça renkli geçiyor. İlçede birçok arkadaş edinen Noser, yediden yetmişe herkes tarafından yolda görüldüğünde kırk yıllık ahbabı gibi selam verilmeden geçilmiyor.
Sempatik kişiliği ile ilçe halkının bir anda sevgilisi olan Nasır ilçe kültürüne adapte olmuş. Her Cuma günü Hacı Recep Camine giderek namaz kıldığını söyleyen Nasır Kurşunlu insanıyla sıcak bir ilişki kurduklarını belirtirken, ilçede sosyal mekân olmamasından şikâyetçi olduğunu söyledi.
“Osmanlı Kosava’da 500 yıl kaldı” diyen Noser Kranoşvçi “gelenek, görenek ve yemek kültürümüz birbirine çok benziyor. Kurşunlu insanının sıcaklığı ve samimiyetinden çok etkilendiğimi özellikle vurgulamak isterim” demekte.
Sadık Ogan, “İstanbul Türkçesi ile konuşmaya başlarsa şaşırmam”
Nasır’la tanışmalarını Çankırı Postası’na anlatan Arı Gıda sahibi Sadık Ogan, “Sanayileşmenin başlamasıyla birlikte değişik milletten insanlar ilçemize gelmeye başladı. İlk günlerde alışık olmadığımız bu duruma zamanla alıştık. Nasır bey sürekli marketimden alışveriş yapıyor. Kendisiyle ilk geldiği günlerde İngilizce iletişim kurmaya çalışıyorduk. Gün geçtikçe alışverişlerini Türkçe konuşarak yapmaya başladı. İlk zamanlarda sadece para birimini öğrenen Nasır Bey, şimdi tamamen Türkçe konuşuyor ve her gün bana uğrayıp sohbet etmeden gitmiyor. Nasır bey, Türkçeyi o kadar ilerletti ki bu gidişle bizi de geçip İstanbul Türkçesi konuşmaya başlarsa şaşırmam” diyerek esprili bir şekilde “İğdirli Nasır”ı tarif etti.
