Çankırı Postası ve diğer yayın organlarında polisin evrakta sahtecilik şüphesi ile gözaltına aldığı isim olan Nebi Yiğitoğlu’nun avukatından basında yer alan haberlere ilişkin açıklama geldi. Evlere şenlik açıklamada Yiğitoğlu’nun Akbaşoğlu ile dayıoğlu değil, halaoğlu olduğu vurgusu dikkat çekti.
Çankırı Postası sayfalarında yer alan “ O isim sahtecilikten gözaltında” başlıklı haberimizde yer alan iddialarla ilgili olarak Nebi Yiğitoğlu'nun avukatı Gamze Yaşar tarafından, basın kuruluşlarına 'yazılı' bir açıklama gönderildi.
Av. Gamze Yaşar'ın yazılı açıklaması şöyle:
"BASIN AÇIKLAMASI
Çankırı’da mevcut bazı internet sitelerinde yer alan müvekkilim Nebi Yiğitoğlu hakkındaki haberlere istinaden basın açıklaması yapma zarureti hasıl olmuştur. Öncelikle kamuoyunu bilgilendirmek adına soruşturma sürecine değinmekte fayda görüyorum. Yaklaşık 10 sene önce 2008-2011 yılları arasında “Resmi Belgede Sahtecilik” suçunu işlediği iddiası ile şüpheli sıfatıyla müvekkilim Nebi Yiğitoğlu’nun ifadesine başvurulmuştur. Emniyetteki ifadesinin akabinde savcılıkta da ifadesi alınan müvekkil, savcılık makamınca tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilmiştir. Müvekkilim Nebi Yiğitoğlu’nun mahkemedeki sorgusu ve haklı savunmalarımız ile soruşturma dosyasının incelenmesi neticesinde, müvekkilim hakkında Çankırı Sulh Ceza Hâkimliğince tutuklama talebinin reddi ile çeşitli adli kontrol hükümleri uygulanmak suretiyle serbest bırakılmasına karar verilmiştir. Müvekkilim Nebi Yiğitoğlu ile birlikte aynı operasyonda gözaltına alınan şüphelilerden üçü de savcılık makamı tarafından tutuklama talebi ile Çankırı Sulh Ceza Hâkimliğine sevk edilmiş ve o şüpheliler de müvekkil gibi adli kontrol hükümleri uygulanarak serbest bırakılmışlardır. Soruşturma devam etmekte olup kanun ve hukuk sınırları çerçevesinde maddi gerçek ortaya çıkarılacak ve nihai hükme ulaşılacaktır.
Her ne kadar hakkında yürütülen soruşturma devam etmekte ise de ilgili basın organlarınca müvekkilim Nebi Yiğitoğlu hakkında “iddia” kavramını içermeden kullanılan “sahte diploma temin ettiği” ifadesi hukuka uygun olmayıp, müvekkilimin kişilik haklarına açıkça saldırı niteliğindedir. Soruşturma aşamasında sıfatı kanunla “şüpheli” olarak belirlenmiş olan müvekkilimin, sanki yargılama neticesinde suçu sabit olmakla hüküm giymiş “hükümlü” gibi kamuoyuna lanse edilmesi kanuna, hukuka ve basın ahlak kurallarına açıkça aykırıdır. Masumiyet karinesi gereğince hiç kimse suçluluğu mahkemenin kesinleşmiş hükmü ile sabit oluncaya kadar suçlu ilan edilemez ve mahkum edilemez. Bu hakkın, kanunlarla korunuyor olmasının yanında, basının da ilgili hukuk kurallarına saygı ve özen çerçevesinde haber yapması ve kamuoyunu doğru bilgilendirmesi gerekmektedir.
Öte yandan müvekkilim Nebi Yiğitoğlu’nun, Ak Parti Grup Başkanvekili ve Çankırı Milletvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu ile dayıoğlu olduğu (ki dayıoğlu değil halaoğludur), A takımında bulunduğu, sağ kolu ve danışmanı olduğu gibi çeşitli asılsız ve tamamen gerçek dışı ifadeler kullanılarak, siyasi algı oluşturulmaya çalışıldığı görülmekte ve kamuoyunda müvekkilimin bu nedenle serbest bırakıldığı izlenimi oluşturulmak suretiyle, yargının tarafsız ve bağımsızlığına da halel getirilmektedir.
Yaklaşık 10 yıl önce yaşanmış olayları, söz konusu haberlerin içeriğinde iddia edilen suç tarihine yer verilmeksizin, yeni gerçekleşmiş gibi haber yapmak suretiyle, hem müvekkilime hem de onun üzerinden olaylarla yakından uzaktan hiçbir ilgisi bulunmayan kişilere “çamur at, tutmazsa izi kalır” yaklaşımıyla haber yapmak, en basit şekliyle basın ahlak kurallarıyla da bağdaşmamaktadır.
Basın özgürlüğü adı altında kamuoyuna iletilen haberler, yukarıda belirtilen temel ilkelerle birlikte hukuka egemen olan “kanun önünde eşitlik ilkesi”, “adil yargılanma ilkesi”, “yargının bağımsızlığı” ve “hakimin tarafsızlığı” gibi birçok ilke de göz önünde bulundurularak icra edilmelidir.
Hakikate ve adalete olan saygı ve güven ile kamuoyuna duyurulur.30.07.2018
Nebi Yiğitoğlu Müdafii
Av. Gamze YAŞAR"
Avukat hanıma sormadan edemeyeceğiz! -
Haber metninde kim kendisini hakim yerine koyarak şüphelileri suçlu ilan etti? Eğer böylesi bir haber metni var ise buyurun mahkeme kapıları ardına kadar açıktır. Eğer Polis Bültenini okursanız, bültene yansıdığı gibi maddi çıkar karşılığında “sahte diploma” şüphesi ile bahsi geçen isme operasyon yapıldığı haber şeklinde duyuruldu. Akbaşoğlu’nun Çankırı’da ki vatandaş taleplerini “Nebi ile görüşün” diyerek 'halaoğluna' yönlendirdiğini sağır sultan dahi biliyorken, hangi gerçek dışılıktan bahsediyorsunuz? Bahsettiğiniz şahıs, vekil talimatı doğrultusunda muhtarların sorunlarını dinlemek için ilçelere kadar gittiği bile oldu. Ayrıca haberde Akbaşoğlu ile siyasi bağı olması, şüphelinin vekilin nüfusunu böylesi kötü amaçlı işlerde kullanmış olabileceği ihtimali açısından kamu yararı adına ön plana getirilir. İşte bu basın özgürlüğüdür. Bunun bir siyasetçiye çamur atmakla, basın ahlakı ile bağdaşmayacak bir tarafı bulunmaz. Kamuoyunun siyasetçiden beklentisi eğer böylesi suç işlendi ise işleyenlerin lanetlenmesi ve cezasının verilmesinin sağlanması açısında olayın kararlılıkla üzerine gidilip aydınlataılmasını kamuoyu nezdinden söylemesi olmalıydı. Ancak bu minvalde tek bir satır dahi söz edilmemesine rağmen faturayı basına kesme telaşı ayrıca düşündürücüdür. Kaldı ki sizin açıklamanızı da saçmalamış olmanıza, okuyucumuzu boş yere meşgul edecek olmamızin üzüntüsünü duymamıza rağmen, kendilerinden özür dileyerek ifade özgürlüğü kapsamında bu minval üzere sayfamızda yayınlıyoruz.
Çankırı Kaçakçılık Organize Müdürlüğü'nün 27.07.2018 tarihli basın bülteni şöyledir:
"RESMİ BELGEDE SAHTECİLİK
Sahtecilik olayları tüm dünyada kolluk güçlerinin ve ilgili kurumların üzerinde hassasiyetle dürdüğü bir konudur. İlimiz genelinde Resmi Belgede Sahtecilik suçunu Önlemek, haksız kazancın Önüne geçilmesi ve organize suç örgütlerinin finans kaynaklarının kurutulması amacıyla Çankırı Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü personelimizce yürütülen sekiz aylık çalışmalar sonucunda:
Sahte olduğu değerlendirilen lise diplomaları ile faaliyet gösteren, Özel Güvenlik Görevlisi Sertifikasına sahip, maddi ve manevi menfaat sağlayan ya da resmi belgede sahtecilik olayına aracılık eden şahısların tespit edilmesine ve yakalanmasına yönelik gerçekleştirilen operasyonlar neticesinde; R.Ö., Î.G., K.G., M.S., A.Ç., A.A., D.G., N.Y. isimli şahıslar tarafımızca Resmi Belgede Sahtecilik (TCK 204) suçu şüphesiyle yakalanarak gözaltına alınmış olup haklarında adli tahkikat yapılmıştır.
Sahtecilikle mücadelede en etkin yöntemin, hiç şüphesiz vatandaşlarımız tarafından yapılan mücadele olduğunun bilinerek, Çankırı’mızın huzurunun devamı için vatandaşlarımızın Resmi Belgede Sahtecilik olaylarına karşı dikkatli ve duyarlı bulunmalarını, şüpheli gördükleri olay ve konularla alakalı bilgi ve görgülerini yasal zorunluluk ve vatandaşlık görevi olarak derhal 155 Polis İmdat hattına bildirmelerini bekliyoruz. Unutmayalım ki ihbarlar bizi başarıya, halkımızı huzura kavuşturacaktır.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur."
Çankırı Postası
Güncelleme Tarihi: 01 Ağustos 2018, 12:07
