Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği (TSPB) Yönetim Kurulu Başkanı Pamir Karagöz, basın sohbet toplantısında sermaye piyasalarında dair açıklamalarda bulundu. Karagöz, pandemi döneminin, sermaye piyasaları açısından bir dönüm noktası olduğunu belirterek, ’’Dijitalleşmenin hızlanması, düşük faiz ortamı, tasarruf eğilimindeki artış, getiri arayışıyla değişen yatırımcı tercihleri, üyelerimizin sunduğu kesintisiz, yenilikçi ve kaliteli hizmetler ile hükümetin destekleyici politikaları bu dönüşümün temel dinamiklerini oluşturdu. Bu süreçte gerek arz gerekse talep tarafında sermaye piyasalarımız art arda tarihi rekorlara sahne oldu. 2019 yılında 1.2 milyon olan yerli bireysel pay senedi bakiyeli yatırımcı sayısı, pandemi sonrasında rekor artışlarla 2023 yılı Ekim ayı sonunda 8.5 milyonu aşarak rekor bir seviyeye ulaştı. Ancak faizlerdeki artışında etkisiyle yaşanan negatif piyasa koşulları, yeterli finansal okuryazarlığa sahip olmayan ancak son yıllarda olumlu piyasa koşullarına bağlı olarak iyi getiriler elde eden yatırımcıların risk iştahını önemli ölçüde azalttı. Pay senedi bakiyeli yatırımcı sayısı, geçen yılsonu itibariyle 6.9 milyon seviyesine gerilerken, şu anda 6.4 milyon yatırımcı bulunuyor. Yaşanan gerilemeye rağmen pandemi öncesi ile kıyasladığımızda yatırımcı ilgisinin halen güçlü şekilde devam ettiğini ve sermaye piyasalarımıza duyulan güvenin sürdüğünü görüyoruz’’ dedi.

Bakan Şimşek: "Ocak-Eylül döneminde yıllık yüzde 4,1 artan ihracat yıllıklandırılmış olarak 269,7 milyar dolara ulaştı"
Bakan Şimşek: "Ocak-Eylül döneminde yıllık yüzde 4,1 artan ihracat yıllıklandırılmış olarak 269,7 milyar dolara ulaştı"
İçeriği Görüntüle

’’Kadınlar ve gençlerin sermaye piyasalarına ilgisi arttı’’

Karagöz, sözlerine şöyle devam etti: ’’Birlik olarak yerli yatırımcıların ilgisinin devamını sağlamanın; sermaye piyasalarımızın büyümesi, derinleşmesi ve sermayenin tabana yayılması açısından önemli buluyoruz. Özellikle son yıllarda gençlerin ve kadınların sermaye piyasalarına olan ilgisinin dikkat çekici biçimde arttığını görüyoruz. 2019 yılında toplam yerli bireysel pay senedi yatırımcılarının yüzde 23’ünü kadınlar oluştururken 2024 sonunda bu oran yüzde 35’e ulaştı. Benzer şekilde 2019 yılında yerli bireysel yatırımcıların yüzde 27’si 40 yaş altı iken, bugün bu oran yüzde 48’i buldu. Bu gelişmeleri sermaye piyasalarımızın geleceği açısından son derece umut verici buluyoruz.

Kadın ve genç yatırımcıların piyasadaki varlığı, yalnızca sayısal artışla değil, aynı zamanda yatırım davranışlarıyla da öne çıkıyor. Kadın yatırımcılar; daha uzun vadeli, temkinli ve riskten korunmaya yönelik stratejilere eğilim gösterirken, genç yatırımcılar özellikle teknoloji, yenilenebilir enerji ve dijital hizmetler gibi yeni ekonomi alanlarına yoğun ilgi gösterdiği görülüyor. Bu eğilimler, portföy çeşitliliğini artırırken aynı zamanda sermaye piyasalarında sürdürülebilir büyüme için de önemli bir potansiyel oluşturuyor.

Ayrıca veriler, yerli bireysel yatırımcıların 2,9 milyonunun yani yüzde 45’inin 5 bin liranın, yüzde 71’inin ise 50 bin liranın altında tutarlarla pay senedine yatırım yaptığını ortaya koyuyor. Bu durum, sermayenin tabana yayılması açısından çok önemli bir gösterge, ancak sermayenin gerçek anlamda tabana yayılmasının yolunun, finansal okuryazarlığın artırılmasından geçtiğini de vurgulamak isterim.’’

’’Yatırımcıların, yatırım fonlarına ilgisi güçlü bir şekilde devam ediyor ’’

Yatırım fonlarına değinen Karagöz, ’’2023 yılı Temmuz ayından itibaren faizlerdeki artışın da etkisiyle oluşan negatif piyasa koşullarının etkisiyle finansal okuryazarlığı olan bireysel yatırımcıların bu süreçte yatırım fonlarına yöneldiğini görüyoruz. 2023 yılı sonunda 4.1 milyon olan yerli bireysel yatırım fonu yatırımcı sayısı, 1,2 milyon kişi artarak 2025 yılı Ağustos sonu itibariyle 5.3 milyona çıktı.

Portföy yönetim şirketlerimiz tarafından yönetilen yatırım fonu, emeklilik fonu ve bireysel portföy yönetimi müşterilerinin toplam portföy büyüklüğü ise 2024 yılı sonuna kıyasla yüzde 46 artarak Ağustos sonunda 10 trilyon liraya ulaştı. Bu tablo, yatırımcıların değişen piyasa koşullarına uyum sağlama konusunda yatırım fonlarını güvenilir bir alternatif olarak gördüklerini de ortaya koyuyor’’ diye konuştu.

’’Şirketlerin, halka arz ilgisi yoğun bir şekilde devam ediyor’’

Pandemi sonrasında artan yatırımcı ilgisine paralel olarak şirketlerin de sermaye piyasalarına olan ilgisinin rekor seviyede arttığını belirten Karagöz, ’’2021-2024 tarihlerini kapsayan 4 yılda 180 şirketin halka arzı gerçekleştirildi. Bu yıl gerçekleştirilen 13 halka arzla birlikte 2021 yılı başından bugüne kadar olan dönemde 193 şirketin halka arzı ile 10 milyar dolarlık işlem gerçekleşti. Şirketlerin halka arz talebi güçlü bir şekilde devam ediyor. Halka açık kaynaklardan derlediğimiz bilgilere göre, halka arz için SPK başvurusu gerçekleştiren 130 üzerinde şirketin olması da ilginin devam ettiğini teyit ediyor. Faiz indirimlerinin devam etmesi ile bireysel yatırımcıların halka arzlara olan ilgisinin artmasını ve halka arzlar için piyasa koşullarının da elvermesi ile onay sürecinin tekrar başlayacağını düşünüyoruz’’ ifadelerini kullandı.

’’Faiz düşüşüyle sermaye piyasalarına yerli yabancı yatırımcı ilgisi artacak’’

Faiz indirimlerine dikkat çeken Karagöz, ’’FED’in faiz indirimlerine devam etmesi, küresel yatırımcıların gelişmekte olan ülkelere yönelik risk iştahının artacağına işaret ediyor. Bu ortamda ülkemizde uygulanan dezenflasyon politikalarının istikrarlı bir şekilde sürdürülmesi halinde, Türkiye’nin kredi notunun yükselebileceğini ve bunun da yabancı yatırımcıların TL varlıklara ilgisini artmasını beraberinde getireceğini ve bu ilginin sermaye piyasalarımıza da yansıyacağını tahmin ediyoruz. Merkez Bankası’nın yeniden faiz indirimlerine başlamasıyla, yerli yatırımcıların da sermaye piyasalarına ilgisini yeniden artmaya başlayacağını öngörüyoruz. Pandemi sonrasında da net bir şekilde görüldüğü üzere tarihsel veriler; faiz indirimi dönemlerinde pay senedi piyasalarının pozitif yönde performans sergilediğini ortaya koyuyor. Bu deneyimin ışığında 2025 yılının kalan döneminde ve 2026 yılında, piyasada pozitif bir gelişmelerin yaşanacağına öngörüyoruz. Buna paralel olarak hem pay senedi hem de yatırım fonu yatırımcı sayılarında artış yaşanacağını ve pay senedi yatırımcı sayısının 10 milyon kişiye ulaşacağını değerlendiriyoruz’’ şeklinde konuştu.

TSPB, yatırımcıları dolandırıcılık konusunda uyardı

Sermaye piyasalarında yanlış yönlendirme ve dolandırıcılık faaliyetlerine karşı uyaran Karagöz, ’’Günümüzde sosyal medya platformları üzerinden pek çok alanda olduğu gibi sermaye piyasalarında da yanlış yönlendirme ve dolandırıcılık faaliyetleri yoğun bir şekilde gerçekleştiriliyor. Özellikle bireysel yatırımcıların, sosyal medya üzerinden yapılan çoğunlukla aldatmacaya dayalı manipülatif içeriklerden etkilenerek aldıkları yatırım kararları nedeniyle önemli kayıplarla karşı karşıya kaldıklarını biliyoruz. Bu noktada yatırımcılarımız öncelikle şunu bilmeliler; sermaye piyasası orta uzun vadeli yatırım stratejisi gerektiren bir alandır. Sermaye piyasası araçları özellikle de hisse senedi piyasası, yüksek getiri imkânı sunmasının yanı sıra yüksek risk de barındırır. Bu nedenle Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği (TSPB) olarak; yatırımlarını yönlendirme konusunda yeterli bilgi ve tecrübe sahibi olmayan yatırımcılarımıza, yatırım kararlarını, sosyal medya kaynaklı yönlendirmelerle değil; Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) düzenlemeleri kapsamında yetkilendirilmiş yatırım danışmanları ve portföy yöneticilerinden profesyonel destek alarak, kendi risk tercihlerine uygun olarak vermelerini tavsiye ediyoruz’’ dedi.

Kaynak: İHA