Çankırı’da 16 yıl boyunca Çankırı Karatekin Üniversitesi Sanat, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi olarak kullanılan, Cumhuriyet Mahallesi’ndeki PTT binası, kira anlaşmazlığı nedeniyle geçen yıl boşaltıldı. Üniversite tarafından milyonlarca lira harcanarak yenilenen bina, bir yıldır atıl durumda bekliyor.
Çankırı Karatekin Üniversitesi’nin 2007 yılında kuruluşuyla birlikte kullanımına verilen ve PTT Genel Müdürlüğü’ne ait olan bina, sabık rektör Prof. Dr. Harun Çiftçi döneminde sözde tasarruf genelgesi gerekçe gösterilerek boşaltıldı. Fakültenin şehir merkezinden Uluyazı Yerleşkesi’ne taşınmasının ardından bina işlevsiz hâle gelirken, kamu kaynaklarıyla yenilenen yapının çürümeye terk edilmesi kamuoyunda tepki topladı.
Üniversitenin kamu kaynakları ile baştan aşağı seramik atölyeleri, müzik odaları gibi bölümleriyle, kapısından penceresine kadar yenilediği; 16 yıl kullanılan ve eğitim kurumuna dönüştürülen PTT binası, iki kurumun yöneticisi arasında yaşanan kira anlaşmazlığı bahanesiyle geçen yıl boşaltıldı.
O günden bugüne Çankırı’nın ortasında işlevsiz bir şekilde boş duran bina, iş bilmez yöneticiler tarafından “tasarruf yapacağız” derken milyonlarca liralık kamu kaynağının heba olmasına yol açtı. Fakülte, şehirle bütünleşme açısından önemli bir işlevi de yerine getiriyordu.
Fakültenin Uluyazı Yerleşkesi’ne taşınmasıyla birlikte yeterli fiziki alan bulunamaması nedeniyle akademisyenler, çalışma odalarını meslektaşlarıyla paylaşmak zorunda kaldı. Geçtiğimiz yıl final haftasında apar topar gerçekleştirilen taşınma süreci, hem öğrenciler hem de akademisyenler için zorlu bir dönemin başlangıcı oldu. Fakültenin 13 bölümden oluşan yapısı, kampüs içerisinde farklı binalara dağıtılarak eğitimde bütünlük bozuldu.
Geçmiş dönemlerde de PTT ile yaşanan kira krizi, dönemin rektörü Prof. Dr. Hasan Ayrancı ve dönemin AK Parti Milletvekili Salim Çivitcioğlu’nun girişimleriyle çözülmüş, binanın trampa yoluyla üniversiteye devri konusunda adımlar atılmıştı. Milli Emlak üzerinden yürütülen işlemler tamamlanmadan, yönetim değişikliğiyle süreç durdu.
Günde yaklaşık 2 bin öğrencinin giriş çıkış yaptığı bina, şehirle üniversite arasındaki etkileşimi de güçlendiriyordu. Fakültenin şehir dışına taşınmasıyla bölge esnafı ekonomik darbe alırken, ulaşım hattındaki yoğunluk da artmış durumda.
Kamuoyu, tasarruf adı altında işlevsel bir binanın boşaltılması ve milyonlarca liralık kamu kaynağının heba edilmesini eleştiriyor. PTT’nin de bir yıldır boş duran bina için makul kira talebinde bulunmaması ve binanın kullanılmasına izin vermemesi tepkilere neden oldu.
Şimdi kamuoyu adına soruyoruz:
Tasarruf genelgesi bahane edilerek Çankırı’ya ve üniversiteye atılan bu kazık nelere mal oldu?
Tamamen ticarethane anlayışı ile şehir içindeki bütün üniversite kurumlarının Uluyazı’ya toplanmasındaki gizli amaç, döner sermaye gelirlerinin artırılması mıydı?
Kimler bu işten kaç liralık çıkar sağladı?
Tasarruf adı altında kamu kaç liralık zarara uğratıldı?
Çankırı’nın göbeğinde yer alan işlevsel binanın çürümeye terk edilmesinin hesabını kim verecek?
Boşaltılan bina nedeniyle dar boğazdaki bölge esnafına ekonomik açıdan kaç liralık darbe vuruldu?
Ulaşım yoğunluğu ve sorunlar yaşanan Uluyazı hattına ek yük bindirilmesinin ve ek maliyetlerin götürüsü hesaplandı mı?
Çankırı Postası, bu süreçleri defalarca yazıp dile getirmesine rağmen, Çankırı milletvekilleri neden devreye girip bu binanın viraneye dönüştürülmesine engel olmadı?
PTT Kurumu, 1 yıldır boş durması yerine makul bir kira bedelini neden istemedi?
Neden binayı boş tutuyor?
Trampa yoluyla mülkiyeti alınma aşamasına gelen bina nasıl oldu da tekrar PTT’de kaldı?
Neden onay işlemlerinin tamamlanması sağlanmadı?
2024-2025 eğitim-öğretim yılında öğrenci ve akademisyenlerin yaşadığı kaostan kim sorumlu?
Neden bu duruma göz yumuldu?
