Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından 9 milyon 263 bin lira toplam proje maliyeti ile gerçekleştirilen ve 22 Mayıs 2015 tarihinde dönemin Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, Ankara B.B. Başkanı Melih Gökçek tarafından törenle açılan Hoca Ahmet Yesevi Meydan projesi de yer alan, içerisinde kafe amaçlı tesisinde olduğu 5 katlı saat kulesine yıkım karırı çıktı. Çankırı Belediye Meclisi Haziran ayı oturumunda AKP ve MHP'li üyeler oy birliği ile kulenin yıkımına karar verdi.
Kulenin yıkım kararının verilmesindeki en önemli etkenin ise cami siluetini bozduğu gerekçesi ile olduğu bildirildi. Cami dernek yönetimi ve vatandaşlarında kuleden rahatsızlığını dilekçe ile belediye makamlarına sunduğu öğrenildi.
- Milyon liralar çöpe gitti-
Projenin hayata geçmesinin üzerinden daha iki yıl geçmeden çiçeği burnunda saat kulesinin dört cephesinde bulunan saatler bozuldu. İçerisindeki kafeterya ise ihaleye dahi sokulmayarak çürümeye terk edilmişti.
- 'Ben yaptım oldu' mantığı şehre zarar veriyor -
Öte yandan inşası sırasında yüksek sesle dile getirdiğimiz ve 'Abidenin önüne abide mi olur ?" diyerek karşı çıktığımız projedeki kuleye o günlerde bütün vatandaşlarda yanlış buluyordu. Özellikle hayatında proje nedir bilmeyen, uzmanlık alanı olmayan cami cemaati bile arasında bu konuyu konuşuyordu. O günlerde ortak akıl kuleyi gereksiz bulurken halka o günlerde kulak tıkayan yerel yönetimin milyon liralar harcandıktan sonra yıkıma gerekçe olarak halkın rahatsızlığını göstermesi ise ayrı bir garabet konusunu oluşturuyor. Halkın fikri alınmadan apar topar yapılan projeler devleti milyonlarca liralık zarar uğramasına da sebep oluyor.
- Akıl tutulması devam ediyor-
Osmanlı'nın son dönem padişahlarından Abdülhamid sani döneminde modernleşeme hareketi olarak illere gönderilen saat kuleleri o dönemin en önemli zaman dilimini öğrenme aracıydı. Ancak uzay çağında hala 100 yıl önceki anlayışla saat kulesi yapmanın mantığını da halen çözebilmiş değiliz. Üstüne üstlük saatlerin çalışmaması aslında dönemimizin ne kadar durağan geçtiğini işaret ediyor. Anlayacağınız Çankırı'da işler Mehter takımı gibi bir ileri iki geri gidiyor. Vizyonsuzluk ,akıl tutulması devam ediyor.
