Mustafa Abdülhalik Renda bey Mason değildi (1)

 Evlad-ı Fatihan Torununa iftira

Milli Gazete’de yazarlığın yanı sıra Numan Kurtulmuş’un Saadet Partisi Genel Başkanı olduğu dönemde danışmanlığını yapan Gazeteci Mustafa Yılmaz, “Dul Kadının Oğulları-Tapınağın Türk Şövalyeleri” kitabında TBMM’ni yapan Avusturyalı mimar Clemens Holzmeister ile dönemin Meclis Başkanı Mustafa Abdülhalik Renda’nın mason olduğunu öne sürmüştü.

Mustafa Yılmaz, doğru düzgün bir araştırma yapmış olsa; “Clemens Holzmeister üzerinden” 1 Mart 1935 ile 5 Ağustos 1946 tarihleri arasında TBMM'nin Başkanlığı'nı yapan Çankırı Milletvekili rahmetli Mustafa Abdülhalik Renda Beye böyle bir iftirayı atmazdı.

TBMM’nin hâlen çalışmalarını sürdürdüğü Cumhuriyetin üçüncü binasının mimarı, başkent Ankara’daki pek çok Devlet yapısının da mimarı olan Avusturyalı Mimar Prof. Clemens Holzmeister (1886-1983)’dir.

TBMM, 11 Ocak 1937'de çıkardığı bir yasayla, "Türkiye Cumhuriyetinin varlığını, yirminci asrın mimarî özelliklerine uygun ve bir abide niteliği içeren" yeni bir parlamento binasının yapımı için proje yarışması açmaya onay verdi.

14 projenin katıldığı yarışma, 28 Ocak 1938’de sona erdi ve sonuçta Atatürk’ün beğendiği Clemens Holzmeister’in projesinin uygulanmasına karar verildi. Binanın inşasına (Atatürk’ün ölümünden sonra) 26 Ekim 1939’da dönemin Meclis Başkanı Abdülhalik Renda’nın attığı temelle başlandı.

 
Renda 1946’ya kadar Meclis Başkanı olarak görev yaparken, İkinci Dünya Savaşı'nın patlak vermesi binanın yapımı için finansal sıkıntılar yaşanmasına neden oldu ve inşaatına belli dönemlerde ara verildi.

Renda’dan sonra 1948’e kadar Kazım Karabekir ile Ali Fuat Cebesoy, 1950’ye kadar Şükrü Saracoğlu, 1960’a kadar da Refik Koraltan başkanlık yaptı.

Renda Beyin temelini attığı Yeni Meclis Binası, 27 Mayıs ihtilalinden sonra, yani tam 5 başkan sonra hizmete açılabildi.

Mustafa Yılmaz’ın, temelinin atıldığı tarihten 22 yıl sonra bitirilen TBMM’nin yapımında sanki başından sonuna kadar Mustafa Abdülhalik Renda Bey bulunmuş gibi suçlayıcı ifadeler kullanması ve  Holzmeister’le birlikte hareket ettiğini yazması çirkin ve yakışıksızdır. Üstelik Meclis 1961 yılında açılmış, Renda Bey ise 1957 senesinde vefat etmiştir.

...

Atatürk yeni başkent Ankara’nın mimarisinde farklı, modern ve yepyeni bir tarzın denenmesini istiyordu. 

Milli Savunma Bakanlığı binasının inşaatı için Holzmeister Türkiye'ye davet edildi. Birkaç haftalık görüşmenin ardından 1927 yılında proje çalışmalarına başladı. Üç yılda tamamladığı(1930) Türkiye'deki ilk eseri olan Milli Savunma Bakanlığı inşaatını aynı yıl içinde Genelkurmay Binası izledi. 1932'de Çankaya Pembe Köşk en çok uğraştığı projelerden biri oldu. Holzmeister 1934'te tam bir fabrika gibi çalışarak "Milli Eğitim Bakanlığı, Merkez Bankası, İçişleri Bakanlığı, Bayındırlık Bakanlığı, Yargıtay ve Emlak Kredi Bankası’nın” yapımına imzasını attı. 1935'te ise Ankara Harp Okulu projesini gerçekleştirdi.

Yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti devletinin yönetim merkezinin, en önemli binalarının tasarlanması görevi, Holzmeister'ı o yılların en önemli ve en güçlü mimarı konumuna getirmiş ve "Devlet Mahallesi Mimarı" olarak anılır olmuştur. Bugün Ankara'da Kızılay'dan Çankaya'ya kadar göze çarpan eski ve esaslı hangi devlet binası varsa; Holzmeister’in eseridir.

Holzmeister 1938'de İstanbul'a yerleşmiş ve İstanbul'da irili ufaklı yüzlerce projeye imza atmış, 13 büyük devlet kurumunun da yapımını üstlenmiş, bu arada İstanbul Teknik Üniversitesinde de ders vermiştir.

1947’den itibaren Ankara'da yaşayan Holzmeister, 1954 yılında Viyana'ya geri dönerek, öldüğü 1983 yılına dek Avusturya'da yaşamıştır.

...

Holzmeister hakkında yeterince detaylı bilgi verdikten sonra, gelelim Gazeteci Mustafa Yılmaz'ın iddiasına…

Yılmaz,  "Holzmeister’la Renda’nın iş birliği yaptığını" söyleyerek; bu sayede TBMM binasına masonik sembol ve şifreler yerleştirildiğini öne sürüyor. Sürüyor ama Mustafa Abdülhalik Renda’nın dini bütün, düzgün bir devlet adamı kimliğini bir gazeteciye hele hele inançlı bir gazeteciye hiç yakışmayacak ciddiyetsizlikle görmezden geliyor. Holzmeister Türkiye’ye başına silah dayanarak değil, davet edilerek çağrılmıştır ve bu konuda Renda beyin herhangi bir dahli yoktur.

Çankaya Cumhurbaşkanlığı Köşkü'nü yaptığı dönemde Atatürk’le olan dostluğunu üst seviyeye taşıyan Avusturyalı Mimar,o dönemin yerli mimarlarının büyük rahatsızlığına rağmen; rakipsiz hale gelmiştir.

475 bin 521 metre karelik bir arazi üzerine kurulacak Yeni Meclis binasının tasarımının da Holzmeister'e verilecek olması Türk mimarların sabrını taşırsa da, Atatürk'ten dolayı kimsenin gıkı çıkmamıştır.

  • Atatürk'ün hayatta olduğu dönemde, 2. bir kişinin onun kararı üzerine farklı bir tasarrufta bulunması asla mümkün değildi. Dolayısıyla, TBMM binasının yapımındaki seçimin sahibi Atatürk’tür.

Mustafa Abdülhalik Renda Beyin Meclis Başkanı olarak Atatürk'ün kararı sonrası onaylanan projenin temelini atmış olması onun Holzmeister'la ilişkili olduğu anlamı taşımaz.

Mustafa Abdülhalik Renda Bey Evlad-ı Fatihan torunudur. 

Devletinin ve milletinin hizmetinde yaptıklarını saymakla bitmez.

1938 yılında Ankara’da İngiltere Büyükelçisi olarak vazife yapan Percy Lorainen'in İngiliz Dışişleri’ne yolladığı Notes on Lea Turkish personalities (Önde Gelen Türk Şahsiyetiyle ilgili Notlar) ismini taşıyan gizli raporunda “Mustafa Abdülhalik Renda, Kabinenin namaz kılan ve Ramazan ayında oruç tutan tek üyesidir.Cuma namazlarını Hacı Bayram camiinde kılmaktadır” ifadesine yer veriyordu.

Ayrıca,onun Ankara'nın en güzel Mabedlerinden biri olan Maltepe Camiinin yapımı için verdiği arsadan Mustafa beyin haberi var mı acaba?

YORUM EKLE
YORUMLAR
Bünyamin Gümüş
Bünyamin Gümüş - 11 yıl Önce

Bahsettiğiniz Avusturyalı Mimarla Abdulhalık Renda önceden tanışıyorlarmıydı yani Türkiyeye gelmeden önce onu merak ettim.

Nevzat
Nevzat - 11 yıl Önce

Sırf fazla kitap satmak için sansasyonel iddialar ortaya atarak okurun ilgisini çekmek istiyorlar. Anladığım kadarıyla bu konuda aynı türden bir niyet var. Zan ve iftira dinimizde asla yeri olmayan davranışlar.Çok kitap satabilirsin ama yarın bunun hesabını ilahi huzurda veremezsin.