Çankırı Belediyespor'un şirketleşerek devredilmesi konusunda yaklaşık bir aydır yaşanan sürecin sonunda gelinen noktayı koyan Sevda Karaali Şireci "Tüm bunların ışığında bugün geldiğimiz nokta; profesyonel arenada sadece iyi niyetin yeterliği olmadığı gerçeğini bir kez daha ortaya çıkarmıştır. Ve kulübün devri söz konusu olamamıştır." dedi.
"Yaklaşık 4 haftadır süre gelen görüşmeler hakkında gelişen safhaları sizlerle paylaşarak sonuca varmak adına;
Öncelikle belediye başkanı ve kulüp başkanıyla olan ilk görüşme ve toplantımız neticesinde bu işe ne kadar talip olduğumuz ve neler yapabileceğimiz noktasında bir görüş bildirdik.
Haklı olarak İrfan Başkan şehrin ismini temsilen önemli bir marka olan Çankırı Belediye Sporu emin ellere teslim etmek kaygısını taşıyordu. Bu noktada hem kendisini bilgilendirmek hem yapabilirliğimizi göstermek hem de ciddi bir veri tabanı oluşturmak için ekip olarak çalışmaya başladık. Bir haftalık şehir bazında yapılan araştırma ve görüşmeler neticesinde;
Aşağıdaki ana başlıklar ortaya çıktı.
1) Çankırı Belediye Sporun genel durumuyla ilgili değerlendirme,
a) Sporcular açısından
b) Teknik kadro açısından
c) Tesis ve alt yapı açısından
d) Lojistik destekler açısından
e) Mali açıdan
2)Halkın Belediye Spora bakış açısıyla ilgili,
a) Sosyolojik ve toplum psikolojisi açısından
b) Belediyeye olan maliyetleri açısından
3) Belediye ve Spor kulübünün organik bağının maddi ve manevi olarak
a) Vatandaş açısından değerlendirilmesi
b) Belediye açısından değerlendirilmesi
Tüm bu başlıklar şehir açısından değerlendirildiğinde futbolun mevcut durumunun Çankırı ve Belediyeye yüklediği maddi manevi yük açısından kangren olduğu ve ciddi, profesyonel bir çalışmaya ihtiyaç olduğu gerçeğiyle karşılaştık.
Yapılan çalışmalar neticesinde Kulübü yeniden yapılandırmak şehrin sosyal dokusuna bir takım katkılar sağlaya bilmek adına projeler üretildi. Üretilen her proje belediyeye ait ama atıl olan mekanları işler, aktif ve sportif etkinlikler düzenlenerek canlandıracak kapsamda geliştirildi. Tabi tüm bunlarla birlikte geçmiş yılı da kapsayan borçları kapatma noktasında destek sağlama amacı da vardı. Çünkü yapılan finansal etütde kulübün yeni yıl bütçesi 2,5 trilyonu bulmakta buna bir de 1 trilyonluk eski borç yüklenince her kulüpte olduğu gibi bir takım ek desteklere ihtiyaç duyuldu.
İrfan başkan projelerin şehre katacağı artı değerler ve işletim modellerinin ticari olarak insanlara yol gösterici olması beraberinde dayanışma, aidiyet ve taraftarlık, hemşerilik duygularını beslemesi noktasında gerçekten inandı ve heyecanlandı. Konuyu Sevda Hanıma sağlanan ayrıcalıklar değil, şehrin kazançları noktasında görmeye gayret etti.
Bu meyan da görüşmeler günlerce devam etti. Biz yapabileceklerimizi, başkanda yapılacakların Çankırı için artı değerlerinin altını çizmeye gayret etti. İlginçtir ki Çankırı’da olmazların altını çizip, büyük puntolarla daha bariz bir şekilde gündeme getirmeyi tercih etti.
İnsanlarımız olmazlara ve sürekli niyetlerin altında başka niyetler keşfetmeye o kadar alışmış ki biz niyetimizi en baştan direk söylesek de mutlaka altında başka bir şey var diye arayışlar içine giriyorlar. Dolayısıyla gerçek amaç hedeften saptırılıp olmadık sonuçlara yönlendiriliyor.
Ben Sevda Karaali Şireci olarak hep söyledim yine söylüyorum. Hz. Mevlana’nın söylediği gibi Hep olduğum gibi göründüm. Ya da nasıl görünüyorsam öyle olmaya gayret ettim.
Evet Çankırı’ya dair heveslerim var, evet Çankırı’ya dair planlarım var, evet Çankırı’nın geleceğine dair umutlarım var. Şehrin simasına renk kattığımı düşünüyorum. Varlığımla gönüllerde yer, dudaklarda tebessüm olduğumu düşünüyorum. Kimsenin şemsiyesine, koltuk altına ihtiyaç duymadan hak ve hizmet için insanların bir çınar misali dimdik durabileceğinin simgesi olduğuma inanıyorum. Haksızlığa tahammül etmeyen, inandığından taviz vermeyen, verdiği sözün ardında sonuna kadar duran ADAM GİBİ KADIN olduğumu düşünüyorum. Tüm bu kanaatlere yine sizlerden gelen takdir ve eleştirilerle varıyorum.
Ben hiç gizlemedim, 22 Temmuz seçimlerinde aday adayıydım, 29 Mart’ta yine aday adayıydım ve seçim çalışmalarında ÇANKIRI BELEDİYE SPOR’un maçına giden tek aday adayıydım. Ne zaman bana ihtiyaçları olsa telefonlarına cevap veren takımın ya da taraftarın sorunlarına çözüm üretendim.
2011’de Allah ömür verirse yine aday adayıyım. Bu benim misyonum. Şehrimin kadınları pek çok şehrin kadınlarından daha yetenekli, daha akıllı, daha becerikli, daha dürüst, hepsinden önemlisi daha CESUR. Kadının olmadığı toplumda gelişmeden bahsedemezsiniz. Kalkınmadan bahsedemezsiniz. Her şey bir yana AKIL ve BİLİMİN cinsiyeti yoktur. Zamanla bizde öğreneceğiz bunu ve herkesin hakkı herkese teslim edilecek inşallah.
Tüm bunların ışığında bugün geldiğimiz nokta; profesyonel arenada sadece iyi niyetin yeterliği olmadığı gerçeğini bir kez daha ortaya çıkarmıştır. Ve kulübün devri söz konusu olamamıştır. Sevda Karaali Şireci olarak ne Çankırı’dan ne de Çankırılıdan vazgeçmeyeceğimi herkesin bilmesini isterim. Futbol olur, basketbol olur, voleybol olur, ne olursa olsun ben o şehrin bir gerçeği ve yaşayan bir dokusuyum. Bu bir heves değil bu bir Sevda masalı.
Bu süreçte bana inanan beni destekleyen; Eşim Hakan Şireci’ye, Sedat Yazıcıoğlu, Hilmi Gökçınar, Kemal Kapulluoğlu, Hakan Can, Fenerbahçe Spor Klübü yönetimi, Çağ Termal Grubu Yönetimi, Türk Dünyası İşadamları Federasyonu TİDAF, Ankara Girişimci Kadınlar Derneği (ANGİKAD), Serdar Çakman, Rıdvan Dilmen’e,Ebru Kırımlı’ya, Tınaz Tırpan, değerli hocam Fahir Genç, Türkcell Pazarlama Sponsorluk Grubuna, İbrahim Akyol’a, Özgen Özyurt’a, Hüseyin Tanrıverdi’ye, Çankırı Sporun Amigolarına, İzzet Hocama, Çankırı Spor futbolcularına, siz değerli yerel basın mensuplarına ve bize inanan hemşerilerimize gönülden teşekkür ediyorum."
